ILK MÜSLÜMAN KADIN MUCID MERYEM EL-ICLIYYE
10. yüzyilda Halep’te dünyaya gelen Meryem El-Icliyye dünyanin ilk Müslüman kadin mucididir. Meryem El-Icliyye, Bagdat’ta ünlü bir usturlap yapimcisinin çiragi olan babasi tarafindan yetistirilmistir. Yasadigi dönemde, farkli seylere ilgi duyarak kendisine bir meslek edinme yolunda çalismalar yürütmüstür. Çaliskan ve merakli bir ögrenci olan Meryem El-Icliyye iyi bir matematik ve astronomi bilgisine sahip olmus ve böylece zoru basararak babasinin meslegine ilgi duyarak bunu devam ettirmistir.
Siradisi bir hayat hikayesi olan Meryem El-Icliyye 10. yüzyilda yasayan birçok kadinin aksine, kendisinin alet adavet yapim becerisi kazanmasi yönünde gelistirmistir. Bu yönde gayretli çalismalar yürütmüstür. Babasindan aldigi egitim ile gök cisimlerinin yüksekliklerini ölçüp buradan zaman hesabi yapmayi saglayan eski bir gözlem araci olan usturlabi gelistirmistir. Saatin yayginlasmasinda çok önce, Müslüman astronomlar, zaman ve mekâni tek bir alette toplayan usturlaplar imal etmistir. Aslinda usturlap yeni icat edilen bir alet degildi; Iskenderiyeli Theon usturlabi 5. yüzyilda icat etmisti. Ancak namaz vakitlerinin hatasiz bir sekilde hesaplanmasi gerektiginden, Islam medeniyetinde daha karmasik aletler gelistirilmeye çalisilmistir.
Usturlap, gündüz ve gece saati ögrenmek, karada yön bulmak ve özellikle de günesin dogus ve batis saatlerini belirlemek için tasarlanmis bir alettir. Yildizlarin konumunu ölçmeye yarar ve ayni zamanda yerel zaman biliniyorsa o yerin enlemini bulmaya da yarardi. Usturlap bugün teleskop olarak bildigimiz aletlerin ilkel halidir. Ilk olarak M.Ö. 240 yilinda Apollonios ve M.Ö. 150 yilinda Hipparkos tarafindan kesfedildigi, Batlamyus tarafindan kullanildigi bilinmektedir. Yine Philoponos’un 6. yüzyilin ilk yarisinda usturlaptan bahsettigi batili kaynaklarda bahsedilmektedir.
Erken dönem Islam medeniyetinde bilim alaninda çalisan bir kadinin belgelendigi ender örneklerden biri olan El-Usturlabi lakabiyla anilan Meryem El-Icliyye, Suriye’nin kuzeyindeki Halep sehrinde imal ettigi ve günümüzde akilli telefon, pusula ve navigasyon cihazlari basta olmak üzere zaman, mesafe ölçümüne yarayan ve astronomik hesaplarda kullanilan pek çok cihazin atasi olan usturlabi gelistirerek çaglar asan bir bilim insani oldugunu göstermistir. Kendi gelistirerek yaptigi usturlap ile gök cisimlerinin yüksekligini ölçmeyi basarmis ve usturlaba ekledigi yeni özellikler ile adeta bir çigir açmistir. O dönem de Halep emiri olan Seyf-Al-Dawla da kendisini sarayinda agirlayarak çalismalarina destek olmus ve usturlabi sarayinda üretmesini ondan talep etmistir.
Meryem El-Icliyye, Orta Çag’da Islam dünyasinin medeniyetin her alaninda gelisme gösterdigi dönemini ifade eden Islam’in Altin Çagi’nin sira disi kadinlari arasinda sayilmistir.
Ilerleyen zamanlarda Biruni gibi alimler yildizlarin yerini bir çark ile belirleyen mekanik usturlaplar da gelistirmislerdir. Daha sonra Samin ve Ez-Zerkali gibi alimler usturlabi daha da gelistirmislerdir. 12. yüzyilda Serafeddin el-Tusi usturlaba yeni bir sekil vererek baston seklinde bir usturlap gelistirmeyi basarmistir. Avrupa kitasinda ilk usturlabi 1365 yilinda Fransa’da dünyaya gelen Jean Fusoris yapmistir. 17. Yüzyila kadar yogun bir sekilde kullanilan usturlap 18. yüzyildan sonra yavas yavas önemini kaybetmistir.