Ali Erkan KAVAKLI


Cumhurbaşkanımız Erdoğan’a çağrı

.


Çok Kıymetli, Gayretli ve Milletin Sevdalısı Cumhurbaşkanım,    

Dindar nesil neden yetişmedi, nasıl yetişir?

Devletimizi Ecevit krizinden kurtararak kendi arabasını, tankını, iha’sını, siha’sını, yolunu, hastanesini vs. yaparak küllenmiş bir devletin külünü temizlediniz ve halkın umudu oldunuz. Siz bu ümmet için İmam Hatip Ortaokullarını açarak, Ayasofya Camii’ni 86 yıllık esaretten kurtardınız, 15 Temmuz’da darbecilere meydan okudunuz ve bu millet canını ortaya koyarak sizi destekledi. Menderes’ten sonra en büyük milletvekili sayısını size kazandırdı. En çok seçim kazanan lider oldunuz.
Büyük bir cesaret örneği göstererek, dindar nesil yetiştireceğiz, dediniz.  Çok önemli adımlar attınız lakin yine sizin ifadenizle eğitim ve kültür alanında istediğimiz seviyeyi yakalayamadık.

Bu yazıda gençliğin inancımız, milli ve manevi değerlerimizden neden uzaklaştığını ele alacağız.

1. Ders Kitapları Yeniden İnancımıza Uygun Yazılmalı

Ders kitapları içeriği hakkında 5 makale yazdım.  Mevcut MEB ders kitapları “yaratmak’’ fiilini tamamen doğa ve kâinata veriyor, fen bilgisi kitaplarında yaratıcı, Tanrı, Allah kelimeleri fail olarak kullanılmıyor. Su kendi kendine ısınıyor, yükseliyor, soğuyor, buluta dönüşüp kendi kendine yağış olarak yağmur yağıyor. Doğada varlıklar kendiliğinden bulunuyor. Her şey varlık kendine malikmiş, yaratıcıymış gibi öğrencilere sunuluyor. Din dersi hocası “Allah yarattı” diyor, bir ders sonra gelen fen öğretmeni “kendiliğinden oluştu, kendisini oluşturuyor” diyor. Bu zıtlık öğrencileri inanç krizine sokuyor.

İnançlı bilim adamları Prof. Dr. Âdem Tatlı, Prof. Dr. İsmail Kocaçalışkan, Prof. Dr. Fatih Satıl, Prof. Dr. Ali Alaş, Dr. Şaban Odabaşı, Dr. İdris Görmez tarafından Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına uygun olarak “YENİ BİR BAKIŞ AÇISIYLA FEN BİLİMLERİ 4- 5 ve BİYOLOJİ 9 kitapları yazıldı. Bu eserler varlıkları Allah’ın eseri olarak ele alıyor ve yaratıcının gözettiği hikmetler ile birlikte anlatıyor. Ateist ve deist anlayış yok, hikmetli bakış açısı var, Tevhidî bakış açısıyla konuları işliyor.  Mevcut fen bilimleri kitapları ateist bakış açısıyla yazılmıştır. 

MEB, milli ve manevi değerlerimizi referans alarak hazırlanan bu güzide eserleri çocuklarımıza okutmalı ve gençlerimizi inanç krizinden kurtarmalı. Eşyadaki hikmetleri anlatan kitaplar okutulmalı ki yeniden neslimizi ihya ve medeniyetimizi inşa edebilelim.

2. Kitap Yazma Komisyonuna İnançlı Yazarlar Seçilmeli

Ateist bakış açısıyla fen bilgisi kitapları yazılmasının sorumlusu seçilen yazarlar, kitap yazma ilkelerini belirleyen Orta Öğretim Genel Müdürlüğü ve onaylayan Talim Terbiye Kuruludur. Kitap komisyonlarına milli ve manevi değerlere sahip yazarlar seçilmeli ki MEB kitaplarıyla öğrencilerin zihinleri zehirlenmesin. Ateist dünya görüşü telkin eden kitaplar gençleri ciddi anlamda bunalıma sürüklemektedir. Çözüm; milli ve manevi değerlerimize uygun kitaplar yazdırmak ve okutmaktır.  

3. Öğretmen Eğitiminde Değerler ve Müslüman Şahsiyet Eğitimi Konulmalı

Eğitim Fakültelerine değerler eğitimi, Kur’an ve Hz. Muhammed’in (sav) Eğitim Anlayışı ve Eğitim Metotları dersleri konmalı. Öğretmenlerimizin milli ve manevi değerlerle donanmış olarak yetişmesi sağlanmalı ki gençlerimiz inanç bunalımına sürüklenmesin. Mevcut öğretmenler hizmet içi eğitime tabi tutulmalı; milli ve manevi değerlere bağlı olmayanlar başka mesleklere kaydırılmalıdır. 

4. Aile Kanunları Yeniden Düzenlenmeli

İnançlı nesil yetiştirmenin en temel çevresi ailedir. Aile maddi manevi anlamda huzur temeline oturtulmalıdır. Geldiğimiz noktada aileler artık çocuklarına terbiye veremez oldular. Batı referanslı kanunlar, Müslüman aileyi darmadağın etti. İstanbul Sözleşmesi ile ciddi hasar gören aile,  “kadının beyanı esas olması ve 6284”nolu sözde kadını koruma kanunu ile darmadağın edildi. 

Netice olarak evlilik yaşı arttı, evlenme oranı düştü, boşanmalar tavan yaptı. Ne kadın ne aile huzurlu. Aileyi yıkan yasalar kalkmalı, LGBT’ciler Rusya’daki gibi engellenmelidir. 

Millet olmadan devlet olmaz. Devleti millet ayakta tutar, milletin temel taşı ailedir. Aile yıkılırsa devlet ve dahi medeniyet yıkılır.

5. Sadece Kadın Dernekleri ile Değil Sivil Toplum Kuruluşları İle Yasa Çalışmaları Yapılmalı

Son zamanlarda halk tarafından kaygıyla takip edilen bir konu da “yeni koruma yasaları yapacağız” söylemleridir.  Kadın dernekleri, saldırgan tutumları ile “aile derneklerini” etkisizleştirmekte, kanun yapan komisyonlara dâhil olmaktadırlar. Ancak “aile” dernekleriyle aile ihya edilebilir.

6. Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projeleri Yasaklanmalı

Allah kadın ve erkeği birbirini tamamlayan iki cins olarak yaratmış, aile kadın ve erkeğin kurduğu kutsal bir yuvadır. Her iki cinsin kendine göre zayıf ve güçlü yönleri vardır, birbirlerine eşit değildir. Asıl olan adalettir. Okullarda çocuklarımıza cinsiyetsizliği aşılayan “Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” projeleri fiilen ve resmen sonlandırılmalı,  toplumsal cinsiyet eşitliği kisvesiyle eşcinsellik yaygınlaştırılmaktadır. 

Bu projeler kız ve erkeklerin fıtratını bozmakta, netice olarak gençlik milli ve manevi değerlerimizden uzaklaşmaktadır.

Girdiği her seçimi kazanan siz değerli cumhurbaşkanımızdan eğitim ve ailenin temel problemlerine el atmanızı ve bir an önce çözüme kavuşturmanızı bekliyoruz. 

Eğitimci/Sosyolog (Aile Danışmanı) Adnan Kalkan – Eğitimci Yazar Ali Erkan Kavaklı

Kaynak: Akit

Yazarın Diğer Yazıları


20° / 11.9°

YAZARLAR