Ercan KUTLU

Tarih: 05.11.2025 13:45

Şükür Unutuldu, İnsan da Unutuluyor

Facebook Twitter Linked-in

Bazen bir teşekkür eksikliği bile, insanın içindeki en güzel duyguları yıpratmaya yetiyor.
İyiliğin karşılık bulmadığı, emeğin kıymetinin bilinmediği, samimiyetin “saflık” sanıldığı bir çağdayız.
İşte tam da bu yüzden bu hafta sizlerle “nankörlük” üzerine konuşmak istedim.
Çünkü nankörlük, sadece bir davranış biçimi değil; insanın insana, hatta bazen Rabbine olan mesafesidir.

Geçen haftalarda çevreye, sağlığa, iklime, dünyaya değindik…
Ama bu kez biraz insan atmosferimizi konuşalım istedim.
Çünkü asıl kirlilik bazen havada değil, kalplerde başlıyor.

Birine iyilik ettiğinizde “borçlu hisseden” değil de “daha fazlasını bekleyen” bir dünyada yaşıyoruz.
Güzel bir söz söylüyorsun, karşılığında şüpheyle bakan gözler görüyorsun.
Bir tebessüm uzatıyorsun, samimiyetin sorgulanıyor.
Halbuki insanı insan yapan, karşılık beklemeden sevebilmek değil midir?

“Asıl kirlilik bazen havada değil, kalplerde başlıyor. Nankörlük çağında insan kalabilmek, en büyük imtihanımızdır.”

Kur’an, nankörlüğü yalnızca “şükürsüzlük” olarak değil, “hakikatten uzaklaşma” olarak anlatır.
Şükretmeyen insan, varlığını unutur.
Ve unutan insan, eninde sonunda kendini de kaybeder.
Belki de bu yüzden toplum olarak bu kadar yorgunuz; çünkü şükretmek yerine sürekli şikâyet etmeyi öğrendik.

Nankörlük, gönül bağlarını koparan en sinsi duygudur.
Kimi zaman bir dostluğu bitirir, kimi zaman bir yuvayı dağıtır, kimi zaman bir toplumu sessizce çürütür.
İnsanın elindekine değil, kaybettiklerine odaklanması…
Kısacası kanaatin yerini hırsın, vefanın yerini menfaatin aldığı bir dünyada, insan kalmak gerçekten büyük bir sınav.

Ama yine de umudu kaybetmemek gerek.
Çünkü hâlâ gönlü güzel insanlar var;
bir teşekkürle mutlu olan, bir duayla gülümseyen, bir iyiliği sessizce yapan insanlar…
Belki azlar ama varlar.
İşte insan kalmak, onların yanında durabilmektir.

Ben bu hafta biraz bunları paylaşmak istedim sizinle; dertleşir gibi, yürekten.
Belki hepimizin içinde bir kırgınlık, bir yorgunluk var.
Ama unutmayalım; şükür, insanın içini arıtan bir duadır.
Nankörlükse kalbin pasıdır.

Haftaya, bu pası silebileceğimiz daha güzel, umut dolu konularla yeniden buluşalım inşallah.
Kalbinizden şükür, hayatınızdan vefa eksik olmasın…

Sizce insanın en çok nankörlüğe uğradığı yer neresi: dostluklar mı, toplum mu, hayatın kendisi mi? Görüşlerinizi paylaşın.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —