Bir Çin atasözü şöyle der:
“Bir yıl sonrasını düşünüyorsan tohum ek, on yıl sonrasını düşünüyorsan ağaç dik, ama yüz yıl sonrasını düşünüyorsan insan yetiştir.”
Bu söz, eğitimin özünü öylesine yalın ve derin bir şekilde anlatıyor ki, aslında bütün tartışmaların ötesinde tek hakikati işaret ediyor: Eğitim, bilgi aktarmaktan öte, insan yetiştirmektir.
Bugün dünya yarış atı gibi koşturan gençlerle dolu: Sınav stresi, kariyer telaşı, teknolojinin girdabında kaybolmuşluk… Ancak en temel soru hâlâ cevapsız: Biz nasıl bir insan yetiştirmek istiyoruz?
Eğer yalnızca “iyi maaş alan” ya da “yüksek diploma sahibi” gençler yetiştirirsek, onları hayata hazırlamış olmayız. Çünkü hayat, sadece matematik formüllerinden, tarih paragraflarından ya da yabancı dil derslerinden ibaret değil. Hayat, aynı zamanda değerlerle, sorumlulukla, vicdanla ve insan olma şuuruyla yaşanır.
“Gerçek eğitim, sadece bilgi aktarmak değil; insan yetiştirmek, vicdan ve sorumluluk bilinci kazandırmaktır.”
Bugün gençliğin huzursuzluğu, aslında eğitimin yönünü kaybetmiş olmasının bir sonucu. Arabası var, telefonu var, markalı kıyafetleri var… Ama yüreği boş. Çünkü ona “varlık” değil, “insanlık” öğretilmedi.
Oysa gerçek eğitim, çocuğa yalnızca “bilgi” değil, “hikmet” kazandırır. Öğrenciye sadece “meslek” değil, “karakter” kazandırır. Ve en önemlisi, bireye sadece “diploma” değil, hayata karşı sorumluluk duygusu verir.
Eğitimde insan yetiştirmek, her dersin arkasında yatan asıl gayeyi hatırlamaktır:
Matematik, sadece rakam öğretmez; adalet ve ölçü duygusunu aşılar.
Tarih, sadece olayları sıralamaz; köklerimizi ve kimliğimizi hatırlatır.
Edebiyat, sadece kelimelerden ibaret değildir; ruhu besler, duyguyu terbiye eder.
Eğer biz bu anlayışla nesiller yetiştirirsek, işte o zaman yüz yıl sonrasına da köprü kurmuş oluruz. Çünkü nesiller, okullarda şekillenir; milletin kaderi sınıflarda yazılır.
“Bir Nesil İnşa Etmek” yolculuğunun ilk durağı bu. Unutmayalım: İnsan yetiştirmek, toprağa atılan en bereketli tohumdur.
Sizce eğitimin en büyük amacı nedir: Bilgi mi, insan yetiştirmek mi? Yorumlarınızı bekliyoruz.