Basariya Göre Siniflar Olusturulmali ki Nesil Yetistirelim
Yetenek öyle önemli bir unsurdur ki, desteklerseniz ondan nice dehalar ve "adamlar" çikarirsiniz. Köreltirseniz en sedid canavarlari meydana çikarirsiniz.
Eger yetenege ve kapasiteye göre egitim verilirse ciddi anlamda dehalar ortaya çikar. Yetenek üzere egitim verilmezse bir nesil harcanir.
Yetenege göre egitim verilmeli yani kusa uçmak, ata kosmak, baliga yüzmek üzere egitim verilmeli ve kendi alaninda imtihana tabi tutulmalidir. Aksi sadece hüsran olur.
Esitlik ve adalet arasinda önemli farkliliklar vardir. Her esit olan adil olmayabilir.
Günümüzde esitlik kavramini her alanda kullanmak maharetmis gibi görünse de bazen neslin harcanmasina sebebiyet verebilir.
Esitlik bazen en büyük adaletsizliktir. Mesela firsat esitligi...
Gerçekten verilen firsatlar adil degilse sonu yine hüsrandir.
Mesela pozitif ayrimcilik... Yetenege göre egitim verilirse pozitif ayrimciliga ne gerek var? Kötüye de kullanimi engellenmis olmaz mi?
Dogru yanlisin karsiti/zitti degildir. Dogru her zaman dogrudur. Yanlis söz konusu olmazsa bile, dogru yine dogrudur.
Okullarimizda her yetenekte ve ayni yetenek alaninda farkli düzeyde ögrenciler var. Bu ögrenciler ayni sinifta ve ayni oranda egitim görmektedir.
Simdi:
Algilama ve kapasitesi %25, %50 ve %75 oraninda ögrenciler var diyelim. Ögretmen dogal olarak sinif ortalamasina göre dersini anlatacak. Bu durumda,
-%25 kapasitedeki ögrenciler %50,ye göre anlatilan dersi anlamayacak ve kendisini aptal zannedecek.
-%50 kapasiteli ögrenciler normal sartlarda ögrenecek. Lakin bu vasat ögrencilerle ülkenin kurucu sütunu olan insanlar yetismemis olacak. Ülke kalkinmayacak.
-%75 kapasiteli ögrenciler ise ders sürekli %50'ye göre anlatildigi için sikilacak ve yetenekleri de körelecek.
Nice dehalar heba oluyor. Okullarda biran önce basari düzeyine göre siniflar düzenlenmelidir. Siniflar 3 basari düzeyine göre yapilandirilmali: Düsük, orta, yüksek...
Ögrenciler sinif yükselip sinif düsebilmelidir. Yani siniflar arasi geçis olabilmelidir. Firsat verilmelidir.
Özellikle ortaokul itibari ile zorunlu egitim kaldirilmalidir. Ilkokuldan sonra okuma amacinda ve kapasitesinde olmayan ögrencilerin bir alanda çiraklik ile yetismesi için firsat sunulmalidir. Üst düzey kapasiteli olanlar ciddi anlamda egitilmelidir ve kurucu sütun yapilmalidir.
Velhasil...
Farkli kapasiteli ögrencilerin ayni sinifta ayni oranda egitime tabi tutulmasi adalete ve insan haklarina aykiridir. Biran önce vazgeçilmelidir.
Insan nasil egitilmez degil, insan nasil egitilir suuruyla egitim sistemimizi yeniden yapilandirmaliyiz.