Şimdilik sadece bir kaç ayrıntısına temas edeceğimiz yönetmelikte değişiklik yapılmaması ve taslağın olduğu gibi çıkarılması halinde halka çok da yansımayan yönetmeliği ve çıkaranları ileriki zamanlarda ayrıntıları ile irdeleyeceğiz.
İçerisinde halkı doktora/aile hekimine düşman edecek pek çok düzenleme de barındıran yönetmelik halkın öncelik olarak devlet hastanesine müracaatını engelleme görevini aile hekimlerinin sırtına yüklüyor. Aile hekimliği uygulamasını örnek aldığımız ülkelerde “sevk zinciri” zorunluluğu ile çözüme ulaştırılmış olan Devlet Hastanelerinin yükünün azaltılması sorunu ülkemizde hastanın ilk olarak hastaneye müracaat etmesi halinde “durumdan haberi bile olmayan” aile hekimine ceza puanı uygulanarak maaşının kesilmesi suretiyle çözülmeye çalışılıyor.
Bununla birlikte hastaya gereksiz yazılan / yazıldığı düşünülen ilaçlar sonrası verilecek puan da bir ceza puanı türü. Yine hasta ile ilaç , rapor ve sair hususlarda karşı karşıya bırakılan aile hekimininin maaşı hastalar ile yapılan memnuniyet anketi sonucu da düşürülebiliyor. Üstelik bu anket bireysel olarak değerlendirilmeyip il ortalaması üzerinden değerlendiriliyor.
Bir diğer ayrıntı ise “ Anayasa” bir kamu çalışanına angaryayı açıkça yasaklarken mesai saatleri dışında ve hafta sonu “Aile hekimlerine” verilmesi planlanan “acil servis” nöbetleri.
Konu tüm tarafları ile değerlendirildiğinde popülist sağlık politikalarının “hasta haklarını önceliyormuş” görüntüsü altında hasta hekim ilişkisini zedelediği ve hekimin çalışma isteğine sekte vurduğu, ülke dışına kaçırdığı, özel sektöre kaçışı hızlandırdığı görülmektedir. Bu problemlerin hasta haklarına helal gelmeden devlet çıkarları da öncelenerek örneğin “sevk zinciri” gibi uygulamalarla çözülmesi mümkünken, elini taşın altına koymadan, suya sabuna da dokunmadan ; hekimi ve hekim haklarını, sağlık personelinin iş barışını zedeleyen kolaycı ve popülist politikalar ile çözülmeye çalışılıyor oluşu kanımızca kabinenin sağlık politikalarını oluşturan ve uygulattıranların amacının sorgulanmasını gerektirmektedir.
Bu vesile ile Sağlık Bakanına soruyoruz; Aile Hekimleri ve aile sağlığı merkezleri sağlık çalışanları ile bir probleminiz var mı? Mesaisini kendi görevi için dolduran aile hekimlerini acillerde görevlendirirseniz acildeki doktorları da aile sağlığı merkezlerinde görevlendirecek misiniz? Bir vesile ile aile hekiminin maaşını kesme eğiliminizi gereksiz ameliyat yapan, gereksiz röntgen çeken, gereksiz ilaç yazan, gereksiz ultrason yapan, gereksiz sezeryan yapan, gereksiz tahlil yapan devlet hastanesi hekim ve çalışanlarına da uygulayacak mısınız?
Cevaplarınızı dört gözle ve merakla bekliyoruz!!!