Hatadan dönmek fazilettir. Sükürler olsun ki Türkiye, vahim bir yanlistan döndü. Ismiyle müsemma olmayan “Istanbul Sözlesmesi”, Cumhurbaskanimiz tarafindan çöpe atildi. Millî ve manevi degerlere bagli olan herkes bu gelismeyi sevinçle karsiladi. Malum çevreler her zamanki gibi huzursuz. Bu da onlarin görevi. Iyi, güzel, faydali, hayirli bütün icraata hep karsi çiktilar, çikmaya devam edecekler. Umursamiyoruz. Geçen sene Ayasofya Camii ibadete açilarak büyük bir hayir islenmisti. Bu yil da bu sözlesmeden çikmakla yeni iyilige imza atildi. Yerli ve millî basinla birlikte Milat gazetemizde de, basta Sefa Saygili ve Ali Akben olmak üzere birçok yazarimiz sözlesmeyi elestiren yazilar yazdi. Bir baska anlamli hizmeti Müstakil Isadamlari Dernegi gerçeklestirdi. Bütün kurumlara örnek olacak bir yayincilik faaliyetine imza atti. “Saygi Kitapligi” adi altinda vefat etmis bes ilim/fikir adami, sanayici, mütesebbis ve gönül insani hakkinda kitaplar nesretti. Sabahattin Zaim’i Ibrahim Yaris, Nevzat Yalçintas’i Sefik Memis, Sabri Ülker’i Samil Kucur, Abdullah Tivnikli’yi Yusuf Temizcan, Adnan Büyükdeniz’i Fatih Türkyilmaz kaleme aldi. Dünyadaki fani ama kutlu ömrünü hayirla tamamlamis bes âbide sahsiyet, bes vakif adam…
Sabahattin Zaim ve Nevzat Yalçintas unutulamaz. Nerede hayirli bir hizmet varsa oraya kosan, makam mevki beklemeden gayret gösteren, gençlere yol gösteren velhâsil bu güzel ülkemiz, aziz milletimiz, yüce devletimiz ve mübarek ümmetimiz için her mihnete katlanan iki rehberdi. Kürsüde fikirlerini anlatan, topluma faydali olmaya çalisan iki münevverdi. Merhum bestekâr udî Rüstü Eriç için düzenledigim bir toplantiya Sabahattin Zaim Hoca da gelmis ve konusmustu. Iç dünyasi disariya yansimis, yüzü bir dervis gibi nurlanmisti.
“Üniversite hocalarinin emeklisi olmaz, ölüsü olur.” diyen Nevzat Hocanin ise meshur 3T ilkesi vardi: Temkin, Tedbir ve Teenni. “Okuldan arta kalan vakitlerinde abisinin yanindan çalisan, bazen de Kadirga’da karpuz satan” Sabri Ülker, azmin sembolü, zaferin timsaliydi. Hepimiz bisküvileriyle büyüdük. Radyodaki “Aksama babacigim / Unutma Ülker getir” cingilini unutabilir miyiz? “Ülker’siz çay saati düsünülemez” sloganinin imzasi da meger merhum edibimiz Nuri Pakdil’e aitmis. “Fabrikayi kapatirim yine de ürünlerime domuz yagi koymam” diyen Sabri Ülker’in asil mühim yönü “hayirseverligi”ydi. 28 Subat’in ceberutlari, “yesil sermaye” diyerek Ülker’e ambargo uygulamisti. Simdi “dünya markasi” sirketimize bakip utaniyorlar mi?
“Varligini, malini, mülkünü, imkânlarini Allah’in bir emaneti olarak gören” Abdullah Tivnikli insana yatirim yapan bir vakif adamdi. Emaneti sahibine teslim edinceye kadar hizmeti tatli bir yarisa dönüstüren bir ask ve sevk insani yigitti. Basireti ve ferasetiyle FETÖ tehlikesini ilk gören ve bu ihanet güruhuyla mücadele eden, bunun için hedefe konulan bir mücahit. Amansiz hastalikla mücadele ederken öte dünya için azik hazirlanmanin en büyük ticaret oldugunu söyleyen mümin. Yakinlarina Mahir Iz’den Fethi Gemuhluoglu’ndan bahsedip bu zatlar gibi askla çalismayi ögütleyip söyle diyormus: “Hiçbirimizin yarini olmayabilir, ölmeyecek olan gelsin söylesin, Allah bize zaman, saglik ve baska nimetler verdi, bir an evvel sonuna kadar mücadelesini yapalim, her ne isle ugrasiyorsak en iyisi olmak için engelimiz ne? Allah’i görüyormus gibi yasamaliyiz, her isi noksansiz tamamlamaya çalismaliyiz. Yarin olmaz, simdi yapacaksin. Ben sizi dertli oldugunuz için seviyorum, dertli insanlar azaldi. Neticesinden sorumlu degiliz, gayretten sorumluyuz.”
Çok yönlü kisilige sahip olan Adnan Büyükdeniz ise ekonomiden siire, siyasetten fotografa birçok konuda derin bilgilere sahip, mütevazi bir isadami. Gençliginde Necip Fazil’in konferanslarini kaçirmamis. Prof. Ugur Derman’a göre “O, dünyanin neresine gitse, çevresine farkli bir gözle, hikmetle bakmasini bilir, kâinatin ibret alinacak inceliklerini objektifiyle tespit etmeye çalisirdi.”
Bes kitaba takdim yazilari yazan MÜSIAD Genel Baskani Abdurrahman Kaan’a, Proje Yönetmenin Ibrahim Çukur’a, Proje Yöneticisi Muhammet Furkan Gümüs’e, editörlere, koordinatörlere ve eserlerin yazarlarina tesekkürler. Bu hayirli hizmet insallah devam eder, dizi yeni isimlerle zenginlestirilir. Bir vefa ve kadirbilirlik numunesi olan Saygi Kitapligi, her türlü övgüyü, duayi ve ödülü hak ediyor. Düsünenlere ve emek verenlere saygi…
Milat Gazetesi, 24 Mart 2021
