-Selamünaleyküm.
Içinizde arapça bilen hangi arkadas, kulak misafiri oldum da? Birbirlerine bakti dört arkadas.
-Yok, içimizde arapçayi bilen yok. Arkadasa sorduk ki,
-Arapça var mi, yok, ingilizce var mi, yok, Türkçe var mi, yok" deyince bilseydi biriyle konusurduk dedik" dedi ve bana elindeki mealli Kur'an-i Kerimi uzatti. Ben de açip baktim, bizim usulde yazili degildi. GARIP.
-Sagol, tesekkür ederim. Telefonumda hem Kur'an hem de Meali." dedim. Bir süre sonra baska birine vermek istedi, o sahis da almadi. Ancak ayaga kalktilar abdest almak için. Yatsi namazi da yaklasiyordu. Hizmetlilerden birine vermek istedi, mescidi tarif etti.
-Mescide birak.
dedi el isareti diliyle. Bir de "Mescid" diyebildi Türkçeyi bilmedigi için. Baktim kimseye veremediler, GARIP.
-Bana ver, ben okuyayim, hakkini vereyim, dilim döndügü kadar, anlayabildigim kadar" dedim.
Bana,
-Kimseye veremedim. Mescide götürecektim. Mescisdeki raflar tiklim tiklim Kur'an dolu ama GARIP" deyince,
-Okumasi için verecek kimseyi tabiki bulamazsin. Iste görüyorsunuz, insanlar günlük islerini, alis veris, ev, araba, daire, çarsi, pazar islerini konusmaktan Kur'an okumaya zamanlari var mi ki, yok hocam, çok görmeyin bu insanlara."
dedigimde,
-Maalesef, durumumuz acinacak halde" dedi.
Ben de
-Rabbim insaallah bu Haccimizi, dua ve niyazlarimizi uyanmamiza ve günahlarimizin bagislanip tertemiz yeni bir hayata dönüsümüze sebep kilar insaallah" dedim.
Hem "Insaallah" diyerek hem de derinden bir iç çekerek mescide indiler. GARIP.
Kuran'i Kerim'i aldim, Tefe'ül ile bir yer açtim.
Ali Imran Suresi, 30.ayete geldim. Aman Allah'im, 31ve 32 den ileri gidemiyorum.
Tekrar tekrar okuyorum, ileri gidemiyorum. Bu arada yatsi ezani da okundu. Sadekallahül Azîm diyerek okumayi biraktim, camiye kostum. Namaza giderken kalktigim koltuk bos ve Kur'an-i Kerim GARIP bir halde. Alip da okuyayim diyen çikmamis. GARIP.
"Kaldigim yeri bulayim" dedim, açtim, ayni yer. Kaldigim sayfa ve ayetler. Buyurun birlikte okuyalim:
Al-i Imran 30.31. 32.Ayetler:
Bismillahirrahmanirrahim
"Herkes ne hayir islemisse ve ne kötülük yapmis ise önüne konmus bulacagi gün, onlarla arasinda uzak bir mesafe bulunmasini ister. Yine Allah, sizi kendisinden korkmaniz için uyariyor ve Allah, kullarini çok esirgiyor.
De ki: Eger Allah´i seviyorsaniz hemen bana uyun ki Allah da sizleri sevsin ve suçlarinizi bagislasin; Allah, daima bagislayan ve esirgeyendir.
De ki: Allah´a ve peygambere itaat edin! Eger aksine giderlerse, süphe yok ki Allah kafirleri sevmez" Sadekallahül Azîm.
"Herkes ne hayir islemisse, ne kötülük yapmissa onu görür" buyuran Rabbimizin bu ayetini okuyupta hâlâ günlük geçici, basit seylerle zamanimizin çogunlugunu geçirirsek, malayaniyi yani gereksiz, bos seyleri terkermezsek, hala ibadetleeimizi aksatiyorsak GARIP diyoruz.
Eger Allah'i seviyoruz deyip de Allah ve Rasûküne uymasak, hâlâ günlük geçici, basit seylerle zamanimizin çogunlugunu geçirirsek, malayaniyi yani gereksiz, bos seyleri terkermezsek, hâlâ ibadetlerimizi aksatiyorsak GARIP diyoruz.
Allah'im AZZE VE CELLE SANÜHÜ, bizleri affeyle, aklimizi basimiza almamizi sagla,
Allah'im, bizler için gönderdigin en kiymetli varligin Kur'ani okumayi, anlamayi, yasamayi ve yasatmayi bizlere nasip eyle.
Senin her seye gücün yeter. Bizlere lutfettigin, ihsan ettigin EMANETin Kur'an-i Kerimi GARIP birakmayacagim kendi adima. AMIIIN diyoruz.
