Simdi sizleri yerinize sabitliyecegim, vay be dedirtecegim bir köse yazisi hazirladim. Hani halk arasinda bir tabir vardir “her sakalliyi haci sanma” diye, tamda yazi bununla ilgili. Hadi bakalim yazimizi okuyarak sok olmaya baslayalim.
Her ayyildiz takani Türk’ mü sandin, her Islami simgeyi tasiyani Müslüman mi sandin?
Yüzyillarca yayilma politikasi güderek mazlumun siginagi, zalimin korkulu rüyasi olan Osmanlidir. Osmanli, Hakkaniyet, yardim, adalet üzerine yayilmis asla ve asla ülkeleri sömürmemistir.
Ama Osmanlinin kötü taklitçisi daha kurulusu 150 yillik olan sömürgeci zalim Amerikadir. Amerika yeryüzündeki en büyük Emparyalist ülkelerden biridir. Girdigi ülkeleri sömürür, sömürür iligini kurutur adetlerini, örfünü yok ederek kendi misyonunu kültürünü empoze ederek o girdigi ülkeleri mahveder. Türlü, türlü sekillerle girerler farkina varmazsin bile ve yillar geçtiginde anlarsin ki beyinler yikanmis olanlar olmus, ölenler ölmüstür. Örnek verirsek yillardir bizlere kovboy filmlerini izlettirdiler, Teksas, Tommiks, Zagor gibi Amerikan menseili kitaplar okutturdular, süt tozlari içirttirdiler vs. vs..
Simdi konumuza gelelim. Simdi siz bu ismi hiç duydunuz mu? Shriners yani (Tapinak)
Bunlar Amerika'da kurulan Mason tarikati. E ne var bunda diyeceksiniz. Bu mason tarikatinin baska bir özelligi var bunlarin yayilma politikasi çok farkli yoldan. Bunlar Islam ve Türklük üzerinden ilerlemisler. Kullandiklari simgeler ya Islami, Ya Türki böyle bir dernek kurmuslar ve yayilirken kimleri kimleri kadrolarina katmamislar sasiracaksiniz. Amblemlerinde Islami Kiliç, Ay yildiz ve Firavun resmedilmis. (Armanin anlami bakmayin Islami sembollere, biz aslinda karsiniza dikilen FIRAVUNLARIZ)
Nasil kurulduklarina bir bakalim.
“1870 yilinda dönemin en ünlü aktörü olan William Florance, müslümanlarin yogun sekilde yasadigi Marsilya’ya, sonrasinda ise Misir’a yaptigi gezide gördüklerini loca sohbetlerinde anlatir. Locanin, masonlarin asiri elitizminden her zaman yakinan üyesi ve önde gelen ismi Walter Fleming anlatilanlardan çok etkilenir ve "Shriners" adindaki bu tarikati kurar. (Yani Türkçesi Tapinak)
Mekke, Elmas, El Kuran, El Melaike, Ömer, Bektas, Ali ve benzeri isimler verdikleri mabedlerinde, baslarina fesler takip, sariklar baglayip Müslümanlar gibi selamlasmaya baslarlar.(Tam kalplerden vuracaklar ya Islamin tüm hassasiyet isimlerini belirlemisler ve kendilerine yol haritasi edinmisler.)
Yani tam anlamiyla olay su, ABD’de kurulan ve dünyaya yayilan “Shriners” mason toplulugu Osmanli dönemi ve Islami sembolleri kullanarak tapinaklarina Mekke’deki Hz. Muhammed’in (Sav) mezari seklinde de yaptilar.
-Islami görüntünün arka planinda Tevrat’a dayali masonik hayat tarzini benimsediler.
Ilk mekanlari New York’ta Mekke Mabedi adiyla yapilir. (Mabeddelerinin ismi ne Mekke peki Islamin merkez mabedi nerede Mekkede)
Kurulustan 30 yil sonra 1900 yilinda ABD genelindeki sayilari 55 bine ulasir. Shriners ritüellerinde, antik Misir’dan Sufizme kadar yogun bir dogu etkisi vardi. Ama bunlarin tamami semboliktir. Müslümanlikla dini hiçbir baglari yoktur. (Islami kavramlar, Semboller yayilabilmeleri için bir nevi geçis karti olarak kullanilmis)
En üst yönetimine Emperyal Büyük Konsey adi verilir ve her yil büyük emperyal oturum toplantisi ve görkemli yürüyüsler yaparlar. (Milli bayramlar gibi düsünün bol görselli sasali kutlamalarla kendilerini ön planda tutarak ne kadar birbirlerine bagli olduklarini gösterir yürüyüsleriyle giderek markalasirlar.)
1921 ve 1923 Beyaz Saray bulusmalarinda kendisi de bir Shriners mensubu olan ABD Baskani Warren Harding kafasinda fes ile geçittekileri selamlar. Truman, Franklin Roosevelet, Gerald Ford gibi ABD Baskanlari; Omar Bradley, Douglas MacArthur gibi genelkurmay baskanlari; FBI Baskani Hoover gibi üst düzey bürokratlar da üyeleri olur. Life dergisinin, "gizli localar içinde, prestij, zenginlik ve güç olarak bir numara..." diyerek haber yaptigi 1938 yilinda sayilari 350 bin olur. Politikacilarin disinda astronot Buzz Aldrin, aktörler Clark Gable, John Wayne, müzisyen Nat King Cole, Irving Berlin, Johnny Cash gibi ünlü isimler de üyelerinden olur. O kadar güçlülerdir ki 1952'de Harry Truman, 1960'ta John F. Kennedy baskanlik seçim konusmalarini Pittsburg'daki Shiners mabedinde yaparlar. Islami mimari örneklerine göre insa edilen Shriners mabedleri sadece politikaya degil, elit sosyal hayata da damga vurur.
Örnegin bunlardan Los Angeles El Melaike Mabedi, Grammy ve Emmy ödül törenlerine ve 10 kez de Oskar ödül törenlerine ev sahipligi yapar. (Tüm dünyanin gözü önünde yüzlerce ülkenin canli yayinladigi bu ödül geceleri adamlarin mabedlerinde yapilmis. Biliyormuyduk hayir!)
Fakat son yarim yüzyilda Islam kültürünü çagristiran isim, sembol ve kiyafetlerini yavas yavas, 11 Eylül’den sonra ise hizla terk etmeye baslarlar. Bunun en büyük sebebi ise alttan alta ABD'de Islam'i yaymakla suçlanmalari ve ülkede Islam karsitliginin yükselmesi oluyordu. Ama hala "Selamün aleyküm - Aleyküm selam" diye selamlasip, açilis ve resmi törenlerinde "Allah" adini aniyorlar ama günümüzdeki yapilari 20’nci yüzyildakinden çok farkli. Günümüzde daha çok orta sinif erkeklerin, eglence, arkadaslik çevresi edinmek ve hayirseverlik için katildigi bir sosyal organizasyon görünümündeler. Bugün en büyük etkinlikleri Islam’in bes sartindan biri olan zekattan esinlenerek kurduklari çocuk hastanelerinde ihtiyaç sahibi çocuklarin ücretsiz tedavisini yapmak.
Yunus Emre ne güzel söylemis “Dervislik dedikleri hirka ile taç degil” Ya Müslümanlikta illa kiyafette, sembolde degil Kalpte, inançta Halde olacak. Velhasil Allah bizi Müslümanlikla örtünmüs Haçlilardan ve Müslüman görünümlü aldacilardan korusun. Her daim uyanik olmamiz dilegiyle.
Saygilarimla.
