Madde bagimliligi günümüzde toplumlarin en büyük sorunudur. Son yillarda dünyada ve ülkemizde çocuk ve özellikle ergenlerde madde kullanimi ve bagimlilik hizla artmaktadir.
Bu bagimlilik çocuk yaslara kadar inmis durumda. Çocuk ve gençlerde madde bagimliliginda bas etmek zorunda kaldigi problemlerin sayisi artarken, bas etme becerilerini azaltan ve bu durumda çözümü saglikli olmayan maddeyle destek ve denge saglamaya çalisan bireylerin olusumuna neden olmustur.
Madde kullanimi baslangiçta sorunlar nedeniyle ortaya çikan iç sikinti ve kaygiyi azaltmak için kullanilir.
Fakat çok kisa bir süre sonra kendi basina diger tüm sorunlarin toplamindan daha önemli olmaya baslar.
Birkereden bir sey olmaz sözüyle baslanilan baslangiçlar sonrasinda bagimliliga yol açmaktadir. Sigara ve alkol türevleride ayni sekilde çocuk yaslara kadar inmis sirf hava atma ve toplumda kendini kanitlama amaçli çocuk ve ergenlerde özenti halini almistir.
Çocuklar büyüklerinin sözlerini örnek almazlar yaptiklarini örnek alirlar, siz çocuklariniza nekadar iyilik nasihatlari verseniz bosa, verdiginiz nasihatlari siz kendiniz uyguluyor saniz o vakit çocugunuz sizi dinleyecektir. Elinde sigara evin salonunda sigara içen bir anne kizina sigaranin zararlarini nekadar anlatsa bos konusmus olur.
Alkol ve sigara kullananlarin %80 ‘inin ergenlik döneminde basladigi, hem yüksek, hem orta, düsük gelirli ülkelerde illegal madde çogunlukla kullaniminin 25 yas öncesinde basladigi bildirilmektedir.
Sigara, alkol, esrar kullanimina götüren genetik etiyolojinin etkisinin 14-29 yas arasi azalmakta oldugu bildirilmistir.
Ülkemizde gençler arasinda yapilan çalismalarda yarisindan fazlasinin sigara deneyiminin oldugu bildirilmektedir.
Yasam boyu en az bir kez alkol kullanimi %35-45, esrar kullanimi için %3-4, uçucu madde kullanimi % 4, ekstazi kullanimi için ise %1-2-oranlari verilmektedir.
Tütünden sonra en sik kullanilan maddeler sirasiyla alkol, uçucu maddeler, esrar, sentetik türevleri ve ekstazidir.
Toplumu ayakta tutan kurumun aile, aileyi ayakta tutan kisi de annedir. Içisleri bakanliginin Uyusturucuyla mücadelede annelere yönelik farkindalik ve bilinçlendirme çalismasinin yürütülecegi proje ile öpmeye kiyamadigimiz çocuklarimizin uyusturucu illetinin batakligina saplanmamasi için annelerimizden; çocuklarimizin izlenmesi, arkadas çevreleri, hal ve hareketlerindeki degisimler ile normal disi davranislar konusunda duyarli olmalarini istiyoruz.
En iyi narkotik polisi annedir! slagonuyla annelere bagimlilik konusunda büyük görevler düsmektedir.
Annelerden sonra okullardaki ögretmenlerimizede büyük sorumluluklar düsmektedir. Okulda çocuklarimizin hal ve hareketlerinde degisiklikleri tespit edip ailesi ve kolluk güçlerine bildirmesi gerekmektedir.
Okul çevresinde kolluk güçleri gerekli tedbirleri almis durumda, okul yöneticileri ile kordineli çalismalar yapmali…Polisiye tetbirlerin disinda bu illete bagimli olmus gençlerin tedavi ve rehabilite süreçlerinde aile destegi unutulmamali.
Madde kullanan ve tedavi olmak isteyen, bu konudaki problemlerine çözüm arayan kisi ve yakinlari hastanelere bagli Alkol ve Madde Bagimliligi Tedavi Merkezleri (AMATEM) ile psikiyatri kliniklerine basvurarak tedavi olabilirler.
Çocuk ve gençlerimiz arkadas kurbani olmasin, ‘’bir kereden bir sey olmaz’’ düsüncesiyle sigara, alkol ve uyusturucu madde tuzagina düsürülmesin.
Yarinlarimiz ellerimizin içinde kaybolup gitmesin. Yesilay Cemiyeti ilkokulardan baslayip ilçeler genelinde bu zararli maddelerle mücadele ve zararlari hakkinda ayda bir konferans verse daha iyi olmaz mi?.
Toplum aileden baslar, Allah’a ismarladik, hosça kalin…
