Dini degerlerimize söven, degerlerimizi küçümseyen bir durumla yine karsi karsiyayiz. Her firsatta kalplerindeki pisligi farkli yöntemlerle dile getiren akbaba zihniyeti bu sefer de yerinde durmadi ve kalplerindeki hastaligi bir daha ortaya döktüler.
Sezen Aksu 2 hafta önce çikardigi bir klipte su ifadeyi kullaniyor: "Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem'e". Eski bir sarkisinda ise "Ben seni de sevmedim Adem,
Dogruyu duymak istiyorsun madem,
Alt tarafi bir elma yedik beraber,
Zehir-i zikkim oldu bize bal badem"
Inanç tercih meselesidir, fakat bir inanca sövmek karakter meselesidir. Karakterinde problem olanlar muhatabi küçümseyerek büyüyeceklerini zannederler. Dini asagilamak fikir özgürlügü degildir. Din düsmanlari fikrin özgürlügünü degil, dine sövmenin özgürlügünü istiyorlar.
Batili sanatçilar genellikle kültürlü, bilgili insanlar oluyor. Bizim ülkemizin sanatçilari ise "dine söverek, dalga geçerek, dini küçümsüyerek" sanatçi olduklarini iddia ediyorlar. Cehalet bilgisizlikten kaynaklanirsa izale edilir, fakat bilmislikten kaynaklaniyorsa bunun çaresi yoktur.
Sanatçi dedigin halkin sesi olur. Bu toplum Müslüman bir halk olduguna göre, bu sözler bizim topluma ait degil... Sanat adi altinda kimin düsüncelerini dile getiriyorsunuz? Sarkinizin sözleri Tevrat kaynakli olduguna göre Yahudilerin sesi oluyorsunuz. Bu da sizin hakkinizdaki sebatayist düsüncesinin dogrulugunu gösteriyor.
Rabbimiz Bakara suresi 31. ayette Hz. Adem'e ilim verdigine ve esyanin bilgisini Hz. Adem'e ögrettigine dikkat çekmektedir. Rabbimizin ilim sahibi, bilgili dedigi birine Sezen Aksu nasil cahil der? Bu terbiyesizligin bedelini yargi yoluyla ödemelidir. Bu cesareti Müslümanlarin korkakligindan mi aliyor, yoksa güvendigi birtakim gizli güçler mi var? Ya da bu ikisine birden mi güveniyor?
Hiçbir kimsenin hiçbir dini asagilamaya, küçümsemeye hakki yoktur. Sezen Aksu'nun Hz. Adem ile patolojik seviyede bir sorunu oldugu belli. Hz. Adem'den ilk rahatsiz olan kisi seytandi. Sezen Aksu sanirim seytanin avukatligini yapmak istiyor. Konusmasiyla hangi tarafta oldugunu belli ediyor. Seytanin safinda durmayi tercih etmis....
Bugün birtakim liderler için ayni ifadeyi kullanirsan kendini hemen cezaevinde görüyorsun. Fakat ortada din ve dini degerler olunca herkes üç maymunu oynamayi tercih ediyor. Emniyet ve yargi halen harekete geçmedi. Sanatçiya veya siyasetçiye sövmek suç, Peygambere sövmek suç degil.... Bunu kendinize nasil yakistiriyorsunuz?
Anlasilan Sezen Aksu ve avanesi ve onlarin bu zihniyeti hiç durmadan kalplerindeki pisligi disari atmak için firsat kollamaya devam edecektir. Peki biz ne yapacagiz? Müslümanlar olarak harekete geçip tek ses ve tek güç gibi mücadele etmeliyiz. Bugün ayni sözleri birileri kendi anamiz babamiz için söylemis olsaydi biz ne yapardik? Hz. Adem'in kendi ailemiz kadar, menfaatlerimiz kadar kiymeti yok mu?
Bütün müslümanlarin, cemaatlerin, tarikatlerin ve dini STK'larin hepsi tek ses olmali ve bu olayi sosyal medyada günden yapmaliyiz. Sezen Aksu ve avanesi özür dileyip bahsi geçen klipler silinene kadar mücadeleye devam etmeliyiz. Insani ve dini hassasiyeti olan herkesi sikayete davet ediyorum. Özellikle avukatlar, savcilar ve hakimleri bekliyorum. Ortak ve kararli bir tepki göstermedikçe bu din düsmanlari ve avane takimlari durmayacaklar. Dine verdikleri her bir zararin hesabini yargi önünde sormaliyiz.
