• BIST 100

    14155,46%0,76
  • DOLAR

    42,69% 0,23
  • EURO

    50,15% 0,06
  • GRAM ALTIN

    5897,70% 0,71
  • Ç. ALTIN

    9533,17% 2,62

Abdülkadir Menek


GAZIANTEP SAVUNMASININ ÜÇ KAHRAMANI (1)


 

SAHIN BEY (1877-1920)

 

Destanlasmis Antep savunmasindan bahsederken, bir destan isim olan Sahin Bey’i anlatmadan geçmemek gerekir.   

 

Asil ismi Mehmet Said olan Sahin Bey 1877 yilinda Gaziantep'te dünyaya gelmistir. Küçük yasta yetim kalmasina ragmen, akrabalarinin yardimiyla ilk ve ortaokulu okumus ve daha sonra da evlendirilmistir.   

 

1899 yilinda Yemen'e gönüllü asker olarak gönderilmis, burada gösterdigi kahramanlik ve vatanseverlik nedeniyle önce basçavusluga, daha sonra da tegmenlige terfi etmistir.   

      

1911 yilinda Trablusgarp Savasina gönüllü olarak katilan Sahin Bey, burada büyük kahramanliklar gösterdikten sonra Balkan ve Çanakkale savaslarina katilmistir. 1917 yilinda Ingilizlere karsi savasmak için Sina Cephesine gitmis ve burada bir siddetli çarpisma sirasinda esir düsmüstür. 

   

Bir müddet Misir'da bir esir kampinda tutulan Sahin Bey, Mütarekeden sonra esirlerin serbest birakilmasi üzerine birçok Türk esiri ile birlikte 1919 yilinda bir Ingiliz Gemisi ile Istanbul'a gelmistir.

            

Istanbul'da kisa bir süre kaldiktan sonra Birecik'e Askerlik Subesi Baskani olarak tayin edilen Sahin Bey, Antep’e Fransiz kuvvetlerinin geldigini ögrenince derhal memleketine gitmis, Fransizlarin Antep'e ikmal, takviye ve yardim kuvvetlerinin gönderilmesini engellemek için, Kilis-Antep yolunu düsmana kapatmak üzere gönüllü olarak göreve talip olmustur. 

     

Bu sirada söyledigi "düsman cesedimi çignemeden Antep'e giremez" sözü kararliginin ve cesaretinin ifadesi olarak tarihe altin bir sayfa olarak geçmistir. Kilis-Antep yolunda Fransiz takviye ve ikmal kuvvetlerinin Antep'e girmesini engellemek için büyük kahramanliklar göstermistir.

   

Çok kisitli imkânlarla ve çevre köylerden topladigi çetelerle baskinlar düzenleyerek Fransiz kuvvetlerine büyük kayiplar verdirmistir. Aylar süren zorlu ve çetin çatismalardan sonra Fransizlarin top ve makineli tüfek saldirilarina daha fazla dayanamayan kuvvetlerimiz geri çekilmeye baslamistir.

   

Arkadaslari tarafindan israrla yapilan çekilme tekliflerini hiç dinlemeyen Sahin Bey, Elmali Köprüsünü siper ederek tek basina Fransizlarla çarpismaya devam etmistir. 

Mermileri biten Sahin Bey, süngüsü ile düsmanin karsisina çikmis ve Elmali Köprüsünün basinda 28 Mart 1920'de süngülenerek sehit edilmistir.

            

Adi Antep köylerinde bir efsane gibi dolasan Sahin Bey'in sehadeti, büyük üzüntü meydana getirmis ve dillerde agitlara dönüsmüstür.  Sahin Bey için söylenen ve dilden dile dolasan bu agitlardan en çok bilineni asagiya çikarilmistir:

 

Sahini sorarsan otuz yasinda

Süngüyle vuruldu köprü basinda

Çeteler oturmus aglar basinda

Uyan Sahin uyan bak neler oldu?

Sevgili Antep'e düsmanlar doldu

 

Uyan Sahin uyan, uyanmaz misin?

Diz çöküp düsmana dayanmaz misin?

Al kizil kanlara boyanmaz misin?

Uyan Sahin uyan gör neler oldu.

Sevgili Antep'e düsmanlar doldu.

 

Kimi  yaralanmis kanlar saçiyor

Kimi süngülere bagrin açiyor.

Kimi yavrusunu almis kaçiyor.

Uyan Sahin uyan gör neler oldu

Sevgili Antep'e Fransiz doldu.

                     

Bu büyük ve unutulmaz kahramanin adi, Gaziantep’te, Türkiye’nin en büyük ilçelerinden birisine verilerek çok büyük bir vefa ve kadirsinaslik örnegi gösterilmistir.   

 

Sahinbey’in adi bu ilçemizin ismi olarak dünya durdukça yasamaya devam edecektir.    

 

1950'li yillarda babasinin görevi nedeniyle Gaziantep'te bulunan ve o zamanlar lise talebesi olan ünlü sair Yavuz Bülent Bakiler, Sahin Bey'in hikâyesini yasli komsularindan dinleyince çok etkilendigini, hüngür hüngür agladigini, yillar sonra bu olayin etkisinde kalarak ‘’Antepli Sahin’’ siirini yazarak vefa borcunu ödedigini Gaziantep'te verdigi bir konferansta anlatmistir.   

 

Gaziantep'te çok sevilen ve dillerde bir destan gibi dolasan ‘’Antepli Sahin’’ siirini Sahin Bey ve Antep müdafaasinda sehit düsen tüm kahramanlara rahmete vesile olmasi dilegiyle buraya aliyorum:

 

ANTEPLI SAHIN

 

Ben Antepliyim, Sahinim agam.

Mavzer omuzuma yük

Ben yumruklarimla dövüsecegim

Yumruklarim memleket kadar büyük.

 

Hey hey! Yine de hey hey!

Kaytan biyiklarim, delismen çagim.

Düsman kursunlarina inat köprü basinda

Memleket türküleri çagiracagim.

 

Bu daglarda biz yasariz, bu daglar bizim dagimiz

Namusumuz temiz, bayragimiz hür.

Analarimiz, karimiz, kizimiz, kisragimiz,

Burada erkekçe dövüsür.

 

Bir bayrak dalgalanir, Antep kalesi üstünde.

Ali kanimdaki al, aki alnimdaki ak.

Bayraklar içinde en güzel bayrak.

Düsüncem senden yanadir.

Hep senden yanadir çektigim kahir.

Bu senin ülkende, senin gölgende

Düsmesin kara kalpaklar,  kirlenmesin duvaklar.

Korkum yok kafirden, ölümden yana

Alacaksa alsin beni safaklar.

 

Hey hey! Yine de hey hey!

Al bayraklar altinda kara bir kartal gibi

Yasamak ne güzel sey.

 

Bir sir var bu mavzerde attigim gitmez bosa.

Çikmis bir eski savastan

Türkün bir karis toprak parçasi için

Destanlar yaratacagim yeni bastan.

 

Yiktim topragin üstüne bir sari kursunla birini

Çikti karsima biri.

Çiktikça çektim tetigi "Bismillah"larla beraber

Vurdum alnindan kâfiri.

Bu kaçinci kursundur, bu kaçinci "Bismillah"

Bu kaçinci ölüdür?

Bir türkü söylenir siperlerde her sabah:

"Vurun Antepliler namus günüdür."

 

Ben Antepliyim, Sahinim agam

Mavzer omuzuma yük.

Ben yumruklarimla dövüsecegim.

Yumruklarim memleket kadar büyük.

Yazarın Diğer Yazıları


Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.