• BIST 100

    11007,37%0,81
  • DOLAR

    42,52% 0,07
  • EURO

    49,55% -0,06
  • GRAM ALTIN

    5743,85% -0,15
  • Ç. ALTIN

    9322,75% 0,27

EROL AYDIN


BILISIM ÇAGININ ILME KATKISI OLDU MU?


Içinde bulundugumuz asir; bilgi, iletisim ve enformasyon çagi olarak ifade edilmektedir.   

 

Kisaca bilisim çagi olarak da adlandirilan bu süreçte arti ve eksilerine baktigimizda götürdüklerinin daha fazla oldugunu tahmin etmek zor degildir.   

 

Özellikle sosyal medya dedigimiz sanal mecra ile birlikte kötülükler çok daha hizli bir sekile yayilmistir.

Sosyal bir varlik olan insanin bu yeni olusuma kayitsiz kalmasi düsünülemezdi. Önceleri kimse dikkate ve ciddiye almadi fakat gelinen nokta da devletler bile twitter ile yönetilir oldu.   

 

Hizli olmasi, zaman ve mekân mefhumunu ortadan kaldirmasi açisindan inanilmaz kolaylik.   

 

Olumlu kullanildiginda inanilmaz imkânlar sunuyor. Çift tarafli biçak gibi bir de diger tarafi var ki kötülükleri de tam yedi kat daha hizli yayiyor.   

 

Kaos, kargasa, dezenformasyon ve nifak sokmak isteyenler için de yine inanilmaz kolayliklar sagliyor.   

 

Hem de sifir maliyet ve sifir sorumluluk ile atis serbest. Kul hakkiymis, insanlarin özeliymis, helal/harammis gibi kavramlar bu kapidan içeri girmedigi için insanlar bu özgürlügün tadini çikarmaktan geri durmuyorlar.

Sosyal medya sayesinde birçok Bünyamin, Benjamin olurken hiçbir Benjamin’in Bünyamin oldugu vaki degildir.   

 

Dogrulugu teyit edilmeden birçok bilgi paylasim yoluyla hizla yayilarak çogalmaktadir.   

 

Hiçbir fani düsünme zahmetine katlanmadan, bilgi ve düsünce üretmeden fikrin fahiseligine soyunmaktadir. 

 

Elinizin altinda hazir bilgi varken düsünmeye ne gerek var? Bir tikla paylas gitsin; analitik düsünce yok, istisare yok, sorumluluk yok, sonuçlarini görmek yok, basiret yok, feraset yok… Yok, oglu yok.   

 

Ama ne var; çokbilmislik var, kibir var, gurur var, tepeden bakma var, ben bilirim var, bencillik var, enaniyet var… Var oglu var.

Sosyal medya sayesinde öyle bir hale geldik ki karsi taraf senin gibi düsünmüyorsa sil gitsin, engelle gitsin, yok etsin gitsin.   

 

Farkli düsünceye tahammül yok, yapici elestiriye müsamaha yok, benim gibi düsünmüyorsan; yele ver, sele ver gitsin.

Bu ortamda kitap da okunmadigindan, yeni bir fikrin ve düsüncenin ortaya çikmasi da mümkün olmadigi için bilisim çaginin ilme bir katkisi da maalesef mümkün olmuyor.   

 

Bilim üretmesi gereken üniversiteler de bile sadra sifa olacak bir çikis yapamiyor. Göstermelik bitirme ve doktora tezleri ile bir mesafe alinamadigi için sahte diplomalarla profesörlüge kadar yükselmenin de önüne geçilemiyor.

Sonuç olarak; toplum belki de insanlik olarak bilisim çagini efektif ve verimli kullanamadigimiz için gelecekte daha büyük sikintilara duçar olacagimiz kesindir.   

 

Okumadan, fikir ve düsünce üretmeden sadece izlemekle varilacak bir hedef yoktur.   

 

Bilisim çagini ilme katki sunmak üzerine kontrol altina almak ve yeniden bir çerçeve ile dizayn etmekten baska çikis yoktur.

Esenlik dileklerimle,

Yazarın Diğer Yazıları


Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.