• BIST 100

    11007,37%0,81
  • DOLAR

    42,52% 0,07
  • EURO

    49,55% -0,06
  • GRAM ALTIN

    5743,85% -0,15
  • Ç. ALTIN

    9322,75% 0,27

Mücahit GÜLER


Akil Ve Düsünme Üzerine Bir Deneme


Bir seyi düsünme, bir seyi kavrama ve bir seyi anlama yetisine akil denir. 

Insani diger canlilardan ayiran, canli oldugunun suuruna erdiren sey akildir. Akli olmayanin iradesi yoktur. Iradesi olmayanin sorumlulugu da olmaz. Bu açidan baktigimizda akli ve iradesi olan tek varlik insandir.

Rabbimiz insana akil ve irade verip insani önce kendisinden, sonra diger insanlardan, sonra hayvanlardan, sonra dogadan ve en sonunda da bütün kainattan sorumlu kilmistir. Akil ve irade olmadan insan bu sorumluluklari anlayamaz, anlayamadigi içinde sorumluluklarini yerine getiremez. 

Sorumluluklari yerine getirmek için aklin varligi da yetmez, bir de bunu kullanma kabiliyeti de gerekiyor. Yani düsünmeyen, düsünmesini bilmeyen bir insanin aklinin olmasinin ne önemi var? Insana akil veren Rabbimiz, Kuran'da 700'den fazla yerde düsünmekten ve düsünmenin öneminden bahsederek bu konuya dikkat çekmistir. 

Toplumda en çok bilinen ibadetlerin ayetlerini toplasak 200'ü geçmedigi halde düsünmeyle ilgili Rabbimiz kitabinda çokça zikretmistir. 

Bir seyin bu kadar tekrar edilmesi onun önemini göstermiyor mu? Kur'an'in en çok dikkat çektigi konulardan biri "düsünmek" oldugu halde en çok ihmal ettigimiz konularin basinda düsünmek geliyor. Rabbimizin bu kadar önem verdigi bir konuyu herkese tavsiye etmek yerine, insanlara "sen düsünme, biz senin yerine düsünürüz" demeye basladik. 

Düsüncesiz, ilgisiz, insanlari anlamak yerine yargilayan, Islami anlamak yerine kendi algisina göre yorumlayan bir Müslümanlik türedi. 

Insanlarin derdiyle dertlenecegimize insanlara dert yükler olduk. Sahsi hatalarimizi düzeltmek yerine insanlarin bizi alttan almasini bir zorunluluk olarak lanse ettik. Problem belki de bendedir diye hiç düsündük mü? 

700 defa düsünmeyi hatirlatan bir kitabimiz oldugu halde bir isi yaparken kaç defa düsünüyoruz? Gerçi düsünsek ne olacak ki? Bu topluma düsünme ile duygu arasindaki farki ögretmedikçe problemler çözülmeyecektir. 

Çünkü insanlar duygunun verdigi dürtü ile akillarina gelen düsüncenin dogrulugunu/yanlisligini sorgulamak yerine o düsünceyi mutlak kabul veya mutlaka yerine getirilmesi gereken sey olarak yorumluyorlar. 

Halbuki düsüncenin de bir usulü vardir. Usulü uymayanin yolu çikmaz sokaga çikar. Keske bu çikmaz sokagin farkinda olsak...

Bu problemi çözmenin temelde iki yolu oldugunu düsünüyorum. Birincisi kaybettigimiz insani davranislari yeniden kazanmaliyiz. 

Ikincisi ise özümüze yani Kur'an'a dönmeliyiz ve Rabbimizin bizlere yükledigi formata/ayetlere uygun bir hayat yasamaliyiz. Bu ikisi bir bütün olmadikça bizden bir sey olacagini düsünmüyorum. Çünkü insan olmayan Islam gömlegini ancak kirletir. Bundan dolayi önce insan olalim sonra da Kur'an ve sünnete yönelip Islam'i yasayalim.

Yazarın Diğer Yazıları


Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.