TÜRKIYE AILEMECLISI: HAK ADALET KUL HAKKI ANLAYISI HAYATA HÂKIM OLMALI
10 Aralik Dünya Insan Haklari Günü nedeniyle yazili açiklama yapan Türkiye Aile Meclisi, dünya savaslarina, aileyi ifsat eden sözlesmelere ve isçi sinifina deginerek haklarin ihlal edildigine ve çözümlerin insani olmadigina dikkat çekti.
BM’de 10 Aralik 1948’de kabul edilen "Insan Haklari Evrensel Bildirgesi" ile 10 Aralik tarihi tüm dünya ülkelerinde "Insan Haklari Günü" olarak kutlanmaya baslandi.
10 Aralik Insan Haklari Günü münasebetiyle yazili açiklama yapan Türkiye Aile Meclisi, taninan halklarin insani olmadigini ve çikar politikalari dogrultusunda tanimlandigini ifade etti.
Insan haklarinin çikarlara feda edildigini ve bu nedenle dünya savaslarinin yasandigi belirtilen açiklamada, insanlarin evlerine mahkûm edilmeye çalisildigi belirtildi.
"Korku pandemisiyle insanlari evlere hapsettiler"
Açiklamada, "2. Dünya savasi 1 Eylül 1939’de basladi ve 2 Eylül 1945’te sona erdi. 16 ay sonra da bu bildiriyi yayinladilar. Daha öncesinde beyaz adam, 300 yillik geçmisinin ilk yüz yilinda bütün Kizilderilileri öldürdü, kara derilileri kölelestirdi, sari irki ise sömürgelestirdi. Bir yandan bunu yaparken öte yandan kendi aralarinda 100 yil savaslari yasandi. Ardindan dünyaya iki dünya savasi armagan ettiler. 3. Dünya savasi ise soguk savasti. Soguk savas 1947’de, yani Insan Haklari bildirisi imzalanmadan bir yil önce basladi ve 1991’de sona erdi. Bugün, Covid-19 ile baslayan süreçte 'tanriyi kiyamete zorlamak' isteyenler, tarihin sonunu getirecek bir medeniyetler arasi savasi baslatmadan, yeni normal döneme geçiste, 'Great Reset' için Covid-19 kod adini tasiyan bir 'korku pandemisi' ile bir atak baslatarak yargisiz bir infazla insanligi ev hapsine mahkûm ettiler." denildi.
Insan Haklari için referans kabul ettikleri 1215 tarihli Magna Carta'nin (Büyük Ferman) Kral John ile derebeyler arasinda imzalanan anlasmadan baska bir sey olmadigi hatirlatilan açiklamada, insan haklarini sunanlarin insanlara deger vermedikleri ve çatisma ortami hazirladiklari vurgulandi.
"Insan haklarindan söz edenlerin insan haklari ihlalleri ile ilgili dosyalari son derece kabarik"
Açiklamanin devaminda, "Ulus devletlerin dogusu 15 Mayis 1648 Vestfalya anlasmasi ile oldu. Derebeyler, kilise ile bir baris anlasmasi yaptilar. Rönesans 15-16'nci yüzyilda isgal edilen ülkelerden dogudan, batidan, Amerika, Afrika’dan getirilen el yazmasi eserlerin tercümesi ile basladi. Üniversitelerde bilim, sanat, felsefe, tip ve mimari üzerinde yapilan çalismalar Judeo-Grek medeniyeti olarak tescillendi. Ardindan 1789 Fransiz devrimi. Kiliseden bagimsizlasan ulus devletler. Ardindan cumhuriyetçilik, milliyetçilik, sosyalizm, liberalizm, kapitalizm tartismalari. Sanayi devrimi, kölelerden daha ucuza gelen, kontrol edilebilen isçi sinifinin dogusu ve kölelere özgürlük! Insanlik bugüne kadar demokrasi, insan haklari, hukuk devleti ve çevrecilik yalanlari ile oyalandi. Bati bu süreçte tarihin en kanli, en acimasiz devranini sürdürdü. Bize insan haklarindan söz edenlerin insan haklari ihlalleri ile ilgili dosyalari son derece kabarik. Batililar Vestfalya sonrasi bir uluslararasi düzen insa ettiklerini söylediler. 2. Dünya savasi sonrasi bu sistemi revize ettiler. Sonra 1972 de düzen bir kez daha revize edildi. 1991’de SSCB’nin dagilmasi ile artik tehlikenin rengi kirmizidan yesile KOMINIZMDEN ISLAMA dönmüstü." ifadelerine yer verildi.
"Bati, toplumu sahsiyetsizlestimek için projeler yürütüyor"
Insan haklarinin savunuculari olduklarini iddia eden Bati'nin/BÂTILIN fitrata hukuka inancimiza aykiri sözlesmelerle ISTSÖZ,CEDAW.DEDAW,DSÖ IKLIM ve benzerleri ile aileleri yok etmeye çalistigi vurgulanan açiklamanin devaminda, "Istanbul Sözlesmesi'ni ve CEDAW'i dünyaya dayatanlar da kendileriydi. Kadina siddet bahanesinin (6284 nolu yasa misali) arkasina saklanarak 'Toplumsal Cinsiyet Esitligi, Toplumsal Cinsiyet Adaleti, cinsel deneyim, cinsel tercih ve cinsel yönelim' diye aileyi ifsat edenlerin kim olduklarini yasayarak gördük. Insanlari birey GENDER diye tanimlayarak, din, ahlak ve gelenekten bagimsiz, kisiyi kendisi yapan alametifarikalari kaziyip yok etmekten söz eden bir anlayis günümüzde yasa gücünü arkasina alarak bizi sahsiyetsizlestirerek Toplumsal Cinsiyet diye fitratinin disinda fuhsiyat temelinde bir kimlikle tanimlama iddiasinda bir düzen kurdular." denildi.
"Bizim gelenegimizde esitlik yerine adalet esastir"
Bati'nin kutsallarinin sadece çikarlari oldugu hatirlatilan açiklamada, insana ve tüm canlilara bakis açisinin adalet olmasi gerektigi ifade edildi.
Açiklamada, "Islam geleneginde Hak, Allah'a ait olan ölçüdür. Batida 'Hak' kavrami yoktur. 'Right' Insan merkezli bir 'sagduyu' gibi bir anlama gelir. Insan, kadin, erkek, çocuk, hayvan ve isçi hakki diye bir hak olmaz. Hak nerede tecelli ederse, herkes o hakkin yaninda yer alir. Bizim gelenegimizde hak merkezli bir düsünce ve inanç vardir. Yoksa insan, kadin ya da erkek olsun, ekmeli mahlûkat ve esrefi mahlûkat olabilecegi gibi eylem ve söylemleri ile hayvandan daha asagi da olabilir. Dolayisiyla biz salt insan merkezliligi kabul eden hümanistlerden de degiliz. Bizim gelenegimizde esitlik yerine adalet esastir. Insanlar kendi aralarinda birbirlerinden üstün de olabilirler. Erkek erkege, kadin kadina esit degil ki, kadin erkege esit olsun. Her ikisi de birbirinden veya hemcinslerinden üstün olabilirler. Batili kavram ve kurumlarin birçogu makyaj malzemesi, illüzyon, görüntü türü seylerdir. Onlarin tek kutsali vardir o da çikarlari." ifadeleri yer aldi.
"Kul hakki eksenli bir anlayisi hayata geçirmeliyiz"
Bati'nin zenginliginin yoksul ülkelerin yoksullugu kadar büyük oldugu ve kul hakki eksenli bir anlayisin hâkim olmasi gerektigi vurgulanan açiklamada, "Zengin ülkelerin 1 yillik gida israfi ve lüks tüketimi, en azindan yoksul ülkelerdeki çocuk ölümlerinin önlenmesi için bugünkü yüz yillik bir kaynak olusturabilir. Batida asiri beslenmenin sebep oldugu obezitenin tedavisine harcanan para, tüm dünyadaki açlarin tamamina yeter. Yoksul ülkelerde çöplerden ekmek arayan çocuklar, gelismis ülkelerin refah ve mutlulugunun harcini karistiriyorlar. Batililarin zenginligi, yoksul ülkelerin yoksullugu kadar büyük. Bu ve benzeri günler beyaz efendilerin vicdanlarini dinlendirmek, cinayetlerini maskelemek, kendi reklamlarini yapmak için birer reklam aracindan baska bir sey degil. Dünya Gida Programi (WF) Direktörü David Beasley, gelecek yillarda en kötü insani krizlerden birisinin yasanabilecegi ve 12 ülkenin kitlik riski ile karsi karsiya kalabilecegi ikazini da dikkate alarak; Allah hakki, kul hakki eksenli bir anlayisi, tüm insanliktan sorumluyuz bilincini insanlik için hayata geçirmeliyiz." denildi.
"Asgari ücret en az net 5 bin TL olmali"
Fitratin bozulmaya çalisildigi belirtilen açiklamanin sonunda su ifadeler kaydedildi:
"Genetigiyle oynanmis insanin ve aile medeniyetimizin yeniden insasi için kendini, ailesini, vatanini ve tüm insanligin hayrini düsünen Kur'an Neslini yetistirmek için 'yasayan Kur'an Resüllullah'in hayati AHLAKI ve önce aile' dersi tüm okullarda seçmeli degil mecburi ders olarak okutulmalidir. Insanligin son kalesi aileyi ve ailenin haklarini korumak için, aile seferberligi evlilik seferberligi baslatmali. Tüm okullarimizi aile okuluna dönüstürmeliyiz. Evlilik seferberligi için de devletin her evlenene en az 100 gram altini karsiliksiz hibe etmeli, aile kurmayi tesvik için de aile kuranlari sigortali yapmali, insan neslinin devami için de çocuk istemeyi tesvik etmeli. Asgari üet en az net 5 bin TL olmali. Bu insani ücret ve ahlaki ücret ailenin ülkenin kalkinmasi için gelecegimiz ve milli güvenligimiz için zarurettir. Aileyi nesli devleti korumak içimn; Aileye insanliga karsi savas açan sapkinligi savunanlarin soykirim ve terörden yargilanmali ruluslari kapatilmali. ki,kumar fuhus, zina, teshircilik, tefecilik faiz/riba stokçuluk karaborsacilik israf rüsvet torpil yolsuzluk yoksulluk ile elbirligiyle MÜCADELE beka meselemizdir " 10 Aralik 2021
Âdem ÇEVIK,
Türkiye AileMeclisi Genel Koordinatörü, AdaletPlatformu ve IYILIK InsanHaklari Dernegi Baskani
www.t.me/insanhaklari https://t.me/basinaciklamasi SEDE www.t.me/sectiklerinidenetle FITEM
ailehaklari.org ailehaklari@gmail.com
ISTANBUL Güngören merter mete sokak. 4/34 Tel:02124365966 05327036115
