Bugün 11 Aralık, Dünya Dağ Günü.
Bugün Dünyanın dört bir yanında dağların ekolojik, kültürel ve topluma olan katkıları hatırlanırken, gelin biz de dönüp kendi coğrafyamızdaki en görkemli zirveye, Balıkesir’in doğal marka değeri olan Kaz Dağı’na bakalım.
Kaz Dağı; yalnızca bir dağ değil bitkiler cenneti, bir kültür hazinesi, bir şifa kaynağı ve biz insanlara “gel, kendini bul” dediği eşsiz bir mekândır.
Bir Dağ Değil, Bir Biyolojik Servet!
Kaz Dağı Anadolu’nun en zengin floralarından birine ev sahipliği yapıyor. Yaklaşık 800 bitki türü var bu dağda, bunların 79’u ise Anadolu için endemik. Bu endemikler içinde 29 tanesi de sadece Kaz Dağı’na özgü. Yani Dünyada ve Türkiye’de başka hiçbir yerde yok bu bitkiler.
Bu zenginlik, yalnızca çeşitlilikten ibaret değil aynı zamanda şifanın kadim birikimi demek. Yani Kaz Dağı, Türkiye’de bitkisel kaynaklı geleneksel bilginin en güçlü merkezlerinden biri. Yüzyıllardır bölge halkı dağdaki şifa kaynaklarından yararlanmış. Yaklaşık 250 civarı bitki çeşidinin halk arasında kullanımı var.
Kaz Dağı, sadece bitki çeşitliliği ile değil zengin faunası da dikkatleri üzerine çekiyor. Kaz Dağı’nın her vadisi her sırtı aslında canlılıkla atan bir ekolojik damar gibi.

Pınarlarından Şifa Süzülür Bin Pınarlı Kaz Dağının
Kaz Dağı’nı Kaz Dağı yapan en önemli unsurlardan biri de sudur. Dağın dört bir yanından fışkıran pınarlar, buz gibi kaynaklar, dereler ve şelaleler Balıkesir ve Çanakkale için hayat kaynağıdır.
Mitolojiden Günümüze Bir Kültür Zirvesi
Kaz Dağı yalnızca bir tabiat hazinesi değil aynı zamanda bir kültür ve mitoloji sahnesidir.
Binlerce yıl önce Homeros, İlyada’yı yazarken bu dağı seçmiş, Afrodit ile Hera’nın kıskançlık hikâyeleri, Troya Savaşı'nın fitilini ateşleyen güzellik yarışması… Hepsinin arka fonunda Kaz Dağı yükselir. Bugün dağa çıktığınızda hâlâ o eski çağların izlerini taşıyan bir atmosfer sizi sarar. Fatih Sultan Mehmet’in gemileri karada yürüttüğü kerestenin yapıldığı Kazdağı Göknarının da kaynağıdır Kaz Dağı. Bu nedenle İstanbul’un fethinde de önemli bir role sahiptir.
Ekoturizmin Parlayan Yıldızı
Kaz Dağı, ülkemizdeki önemli ekoturizm rotalarından birisidir. Doğa yürüyüşleri, kamp alanları, şelale rotaları, köy pansiyonculuğu, temiz hava ve sağlık turizmi derken bu dağ aynı zamanda bölge halkı için de güçlü bir ekonomik kaynak oluşturuyor. Doğaya saygılı her ziyaretçi dağın bu bereketinden yararlanılıyor.
Kaz Dağı’na Her Çıkış Aslında Bir İniştir…
İnsanın kendi içine…
Günümüz dünyasının gürültüsünden, hırslarından, tüketim telaşından uzaklaşıp bir an için dağın sessizliğine kulak verdiğinizde, tabiatın sade bir hakikati fısıldadığını duyarsınız:
“Ben sana emanet edildim. Bana iyi bak.”