Rahman ve Rahim olan Allah’in adiyla…
‘Kisinin önünde ve arkasinda Allah’in emriyle onu kayit altina alan takipçiler vardir.Bir toplum kendisini degistirmedikçe Allah onlarda bulunani degistirmez. Allah herhangi bir toplumun basina bir kötülük gelmesini diledi mi, artik onun çevrilmesi mümkün degildir. Onlarin Allah’tan baska yardimcilari da bulunmaz’ (Rad 11)
Tüm dünyanin bu virüsle imtihani nerdeyse bir buçuk yil oldu. Salginin ilk basladigi zaman ki endiseleri daha çok kaniksadik. Kisitlamalar hayatimizin bir parçasi oldugu su günlerde bu gün itibariyle ülkece tam kapanma önlemini de almis olacagiz. Kiminde tam kapanmanin düsüncesi bile ruhunu daralsa da en azindan saglikli olmanin sükrünü eda edebilmeliyiz deyip dostlarimizla birbirimize hakki ve sabri tavsiye ediyoruz.
Özgürlük , sözlükte herhangi bir kosulla sinirlanmama, zorlamaya, kisitlamaya bagli olmaksizin düsünme ve davranma durumu diye tanimlanir. Pandemiyle beraber en çok özgürlügün insanin elinden alinmasi sikici olmustur muhakkak. Insan tabiati geregi kisitlama onu zorlar, belirli emirleri yerine getirmek onu zorlar çünkü ruhumuzun özgür bir yapisi vardir. Dünya dahi bize zor gelmesinin sebebi ruhumuzun sahip oldugu özgürlügü nefsin eline verip kendi kendimizi dünya hapishanesine atmis olmamizdandir. Halbuki Allah u Tealâ hazretleri insanin fitratinin geregi özgürlügü tanimlamis ve bize yolunu göstermistir. Insan öyle asidir ki yâr ile agyari bir birbirine karistirir da isin içinden çikamaz.
Ön sekiz günlük tam kapanmanin bizi korkutmasinin sebebi bu olsa gerek. Elbette bunun bir de maddi boyutu var ki esnaflarin, küçük isletmelerin, kiraci olanlarin ve birçok kisiyi endiseye sürükleyen maddi sikintilar. Allah’in bizeKur’an-i Kerim de en fazla konu olarak infak etmek ve zekattan bahseder. Simdi bu infaki daha bir fazlalastirma zamanidir. Iki ekmegimiz varsa birini verecegiz, bir tane varsa bölüsecegiz! Bu zor süreçte kime nasil destek olmamiz gerekiyorsa en yakinlarimizdan baslayarak elimizi tasin altina koyacagiz. Bir birimize merhametimiz ilahi merhameti celbeder de o Rahmetle bu Ramazan ayinda kurtulusa erenlerden olarak bayram yapariz.
Ramazan ayinin en samimi sekilde geçirdigimizi düsünüyorum. Hayatimizda ki olumsuzluklarin ya da kötü olaylarin bize ögrettigi dersleri görürsek bu imtihanlari da vermis oluruz insallah. Geçen sene ki yazim da bu sürece iliskin söyle bir yorum yapmisiz.
Hazir hayati biraz yavaslattigimiz bu günlerde gönlüme Ashab-i Kehf ve Hz. Peygamberin Hira Magarasinda ve hatta Sevr Magarasinda geçirdigi zamanlar geldi. Neden insan ömrünün en güzel zamanlarinda kendini küçücük bir magaraya hapseder orada vakit geçirir? Cahiliye döneminin en karanlik dönemidir o dönem. Insanlarin insanliktan, merhametten ve adaletten yana nasiplerinin olmadigi zamanlar. Zulme ‘Dur’ diyemedigi, kadinlarin sadece bir esya gibi görüldügü, zenginin zenginle oldugu, fakir fukaranin hor görüldügü insan onurunun, haysiyetin olmadigive Hakkin yerini batilin aldigi zamanda(Hiç yabanci degiliz sanki günümüzden farkli degilmis aslinda) Allah Rasulünün kalbini avutan sadece Hira Magarasi oluyor. Niçin?
Allah Rasulü efendimizin Risaletinden yaklasik bes yüzyil öncesinde Hz. Isa peygamberin Risalet dönemine rastlar Ashab-i Kehf’in yasadigi zaman…Imanlarini gizlemeden yasadiklari dönemin putperest anlayisina, çarpik inanislarina ve zulüm iktidarina bas kaldiran, sayida az olan ama kuvvette Allah’in yanlarinda olan imanli gençler…‘O (yigit) gençler magaraya siginmislar ve: Rabbimiz! Bize tarafindan rahmet ver ve bize, (su) durumumuzdan bir kurtulus yolu hazirla! demislerdi.’(Kehf Suresi 10.Ayet)
Öyle bir mücadele vermisler ki en sonunda Allah’a yönelerek ondan bir yardim beklemeleri ve Allah’in onlari bir mucizeyle sereflenmeleri. Bir magara ve kötülüklerden korunma, Allah’a dönme onun korumasina siginmak…
Magaranin disi oraya siginanlarin mânen dayanamadiklari zulümlerle dolu. Magaranin disinda vahset, haksizlik, insanligin katledildigi ne yazik ki elden bir seylerin gelmedigi yer. Peki magaranin sundugu neydi? Ashab-i Kehf’e korunak bir siginak, özgür bir alandi ve korundular. Hz. Peygambere ne idi Hira? Bir mâbed, bir teselli ve zamanin tüm haksizliga karsi kalben bir direnisti. Tüm kötülüklere önce içinde verdikleri bir mücadeleydi. Dis âlemin size sundugu konforun oldugu ama manevi bir dinamigin, manevi bir sofranin olmadigi yerde dis dünyanin sizi mutmain etmeyisidir. Ve beklenen vahye muhatapti…Risaletti!
Covid-19 salgininda tüm dünya gördü ki ne kadar paraniz, maliniz, mülkünüz olsa da sizi sahip oldugunuz konforunuz kurtaramayacak. Suan tüm insanlik kendi magarasina çekilmek zorunda! Korunmak için, hayatta kalmak için, sevdikleriyle beraber olmak için… Eger o evlerin ki bizim magaralarimiz, içinde Asha-i Kehf gibi arkadaslariniz varsa yüzyillar geçse de bir mucizeye sahit olmaniz kaçinilmazdir. Eger sigindiginiz o evler bir Hira olursa Allah’in vahyi hayatinizin sinir çizgilerini olusturuyorsa ebedi bir mucizeye yol aliyorsunuz demektir. Eger o evler bir Sevr ise ve Alah’a güvenmis bir imaniniz varsa, ardiniza düsen en azili düsman olsa da Allah’in yardimi her sartta sizi bulacaktir. Gönlümüzün magaralarinda Allah’in bize göstermek istedigi hakikati bulmak ümidiyle...