MURAT GÜLSAN

Tarih: 16.02.2021 23:08

Bizi Aldatan Bizden Degildir

Facebook Twitter Linked-in

Peygamberimiz pazarda bir bugday sergisine ugradi. Elini bugday yigininin içine daldirinca parmaklari islandi. Bunun üzerine saticiya "Bu islaklik da ne" diye sorunca adam hemen "Ey Allah'in Resulü! Yagmur islatti" deyiverdi. Tartida agir çeksin diye islattigi halde güya peygamberimizi aldatacagini düsünüyordu. Sevgili Peygamberimiz "Insanlarin görüp aldanmamasi için o islak kismi ekinin üzerine çikarsaydin ya!" dedikten sonra "bizi aldatan bizden degildir" buyurdu. (Müslim, Îman, 164)

Ne güzel demis rahmet peygamberi, “Ben ancak güzel ahlaki tamamlamaya geldim” ve “Bizi aldatan bizden degildir” diye.

Peki aldatan bizden degilse kimden? Ve biz kimiz?

Peygamber efendimiz konuyu mükemmel bir sekilde özetlemis, olayi bu sözleriyle adeta mühürlemistir. Biz kimiz öncelikle onu yazalim. Biz dedigi rahmetullahin temsil makami, yer yüzünde esrefi mahluk olan, Allah’in bana dön dedigi, rahmani insan olarak görmek istedigi onun emir ve yasaklarina uyan, aldatmayan, kandirmayan, ahlakli Insan, yani Müslüman içinde Mümin kullardir, rahmanilerdir. 

Peygamber efendimizin yolunu, izini takip eden aldatmayan, kandirmayan demek ki ondanmis. Peki bizden olmayan dedigi karsi taraf kimdir. Seytanilerdir. Bakiniz Fâtir suresi 5. Ayetine “Ey insanlar! Allah’in verdigi söz gerçektir. Dünya hayati sakin sizi aldatmasin, o aldatma ustasi da Allah hakkinda sizi kandirmasin.” Ayetin güzelligine bakar’ misiniz? O aldatma ustasi da Allah hakkinda sizi aldatmasin. Kim o usta kiyamete kadar mühlet almis kovulmus seytan. Simdi konu netlesiyor aldatanlar, kandiranlar kimin usagi, kimin emri altinda, kime teslim olmus, tabi ki kovulmus seytana.

Cenabi hak, Kuran-i kerim de “Asr” suresinde Insanlar hüsrandadir diyor. Ancak iman edenler, Salih amel isleyenler, birbirine hakki tavsiye edenler ve sabredenler müstesna diyor. Simdi de hüsranda olanlari yazacagiz nasil bir aldatmaca içindeyiz görelim bakalim.

Marketlerdeki çilginca alisverislerde hiç’ te hesaba katmadigimiz, sadece fiyatina baktigimiz ürünlerde inanilmaz derece hileler yapilarak aldatiliyoruz, kandiriliyoruz. Hatta bu marka bu yapmaz dedigimizde de aldatiliyoruz maalesef. Örnek verecek olursak, arilara glikoz surubu yedirerek bal üretmek, dana etine, tavuk eti karistirmak, peynir ve tereyagina bitkisel yag karistirmak, kirmizi ete soya eti karistirarak kiyma elde etmek, Antepfistigi tozuna bezelye tozu karistirmak, süte su katmak ve natürel sizma zeytinyagina ay çiçek yagi, misirözü yagi, soya yagi, pamuk yagi ya da findik yagi gibi farkli bitkisel yaglar ilave ederek elde edilen karisimi “zeytinyagi” adi altinda satmak gibi eylemler tüketiciyi aldatmaya yönelik hileli eylemler sinifina girmektedir. 

Piyasada bozuk, günü geçmis peynirlerin, eritme makinesi ile eritme peynirine dönüstürüldügünü bizzat sahit olan arkadasim anlatmisti. Bunlar gidadaki aldatmalar bir de pazaryerlerinde esnafin aldatmacasini söyleyeyim size. Geçenlerde pazardayim, domates alacagim fiyat ve birazda sert domates ariyorum tezgâh, tezgâh gezerken en sonunda karsidaki tezgâha gözüm takildi. Etikette 3 lira yaziyor. Pazarda domatesin kralini bulmustum her yerde 5 lirayken orada 3 lira, hem de tam istedigim gibi ver kardesim 3 kilo dedim adam posetlerken bende parasin hazirladim. Adam domatesleri uzatti bende 10 lira uzattim kendisine. Adam bi paraya bakti bir de bana abi 18 lira yapiyor 3 kilosu demez mi? Ben kilosu 3 lira degil mi kardesim? Dedim. O esnada emin olmak için etikete yine baktim evet 3 lira yaziyor. Adam abi yarim kilosu 3 lira etikete bakabilirsin dedi. Bir daha baktim 3 rakaminin yan kismina yukardan asagiya küçücük yarim yazilmis sadece. Yani kilosu aslinda 6 lira, o 3 lira yarim kilosuymus insanlar anlamasin, tangoya düssün diye aldatma usulüyle adam zabitanin bizzat denetledigi pazarda satis yapiyor. Bozuntuya vermedim 18 lirayi ödedim, yani aldatilmistim. Iste biz aldatiliyorsak, yasli teyzeler, amcalar, dedeler nasil aldatilmasin. Hemen pazardan zabita merkezine gittim durumu yetkililere söyledim, sanki suç islemisim gibi yüzüme baktilar hepsinin surati düstü verdikleri cevapta suydu. “Tamam birader arkadaslar ilgilenirler.” Bir de pazaryeri etiketlerinde ikinci aldatma var. Etikette kocaman rakamla 2 yaziyor ama küçücük kenar kisminda 99 var onu dikkatle bakarsan görebiliyorsun. Yani ürün 2 lira degil aslinda 3 lira. Bu da aldatmanin, kandirmanin baska bir yolu. Uydu kanallarinda yayin yapan televizyon kanallarinda aylarca 5 kavanoz bal alana cep telefonu hediye verildi. Bunlarin fiyati 100 liraydi. Binlerce insanimiz göz göre göre aldilar. Bir de din ile kandiranlar var ki sormayin. Hani hatirlarsiniz “Yanmaz kefen” internet kanalinda pazarlanarak satilan yanmayan kefeni satan hocamiz, o kefenlerin, kisiyi kabir azabindan korudugunu, hatta sorgu meleklerinin sorularina rahat cevap vermelerini sagladigini ileri sürmüstü. Yine baska kandirma metodu ise, hocalarimizdan din adamlarimizdan, “Nal-i Serif” denilen bir terlik. 130 liraya satilan bu terlikleri giyenlerin evinin bereketli olacagini, evlerinin yanmayacagini, evin içerisindeki esyalarin çalinmayacagini, rüyalarinda da Hz. Muhammed'i göreceklerini ileri sürüyor. Aldatmaya en açik müsait maalesef ki dinimiz. Yine size bir örnek.  Bir din adami hocamiz, Mevlid Gecesi dagitilmak üzere hazirlattigi Sâc-i ?erif (Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'in saç-i serifinin yikandigi su) sularinin paketleme islemine bizzat katilarak Mevlîd okur ve satisa sunulur.” Söz konusu fotograflar sosyal medyada büyük elestiri konusu olurken Hz. Muhammed’in adi kullanilarak din istismari yapilmistir. Murad-i Hayal (Davanin Neferi) Romanimda da benzer konu geçmisti romandaki Mustafa amca ile yaptigim o konusmayi yaziyorum lütfen iyice idrak ederek okuyunuz.

 Esselamun aleykum, diyerek bir yasli aksakalli bey amca, müsaade isteyerek oturmak istedi masama. 

__ Ve aleykumu selam. Estagfurullah buyurun efendim diyerek yer gösterdim. 

Kendisi çayciya seslendi 

__ Haci bize iki demli çay. 

_ Eee evlat ne okuyorsun ne var haberlerde, diyerek ilk sözü atti. 

_ Valla amcacigim ülkenin durum sikintili maalesef ki zorlu dönemden geçiyoruz  

_ Nerelisin, ne is yapiyorsun dedi. 

_ Izmirliyim otomotiv fabrikasinda çalisiyorum. Istanbul benim manevi baskentim. 

Buralara o atmosferi solumaya, taa Osmanlidaki o günlere geri gidecekmisim gibisine geliyorum. 

Bu arada nefis çaylarimiz gelmisti, amcanin tabaginda limon gözümden kaçmadi. Belli ki buraya devamli gelenlerden. 

_Maalesef ki dinimizi kullanip, çok sahtekârlar var piyasada. 

Diyerek konuya girdi aksakalli amca. 

_Nasil yani  

_ Aç tavuga Dari atarsan darilari yiye yiye düstügü tuzagi fark etmez dedi. 

_Dogru  

_Iste gençlerimiz ilim ögrenmek için ALLAH dostudur, onunla birlikte olayim duasina mazhar olayim düsüncesiyle bunlarin tuzaklarina bilmeden düsüyorlar. Dedi 

Ve devam etti, 

_Kimi peygamber ile görüstügünü kimi seçilmis bir kul oldugunu, kimi de mana âlemi’ nin sirlarina vakif oldugunu söylerken insanlarimizi maalesef ki kandiriyorlar. Dedi. 

Daha önce buna benzer meseleler basimdan geçtigi için 

Ben anlattiklari karsisinda adeta sok oluyordum 

Sanki benim yasadiklarimi anlatiyordu. 

Amcayi biraz daha açayim diyerek safizane olarak sordum, 

_Mesela amca nasil yani dedim. 

Basladi anlatmaya, 

_ Mesela dedi adam ya kerametmis gibi göstererek ilginç bir durum gösterir sihir yapar yâda önceden tezgâhlar yapacagini, yâda bir kitap yazmistir ayet ve hadisi kullanarak altini üstünü doldurup kelimelerle oynar. Bu dinleyene veya okuyana cazip gelir ve kendini ona kaptirir. 

Vay be bu adam mübarek der etkilenir. Hâlbuki bilmez nereye çekildigini. 

Tam ben olayin akisina kendimi kaptirmis elim çenemde dikkatlice dinlerken çayci, 

_Çaylari tazeleyeyim mi Mustafa amca dedi. 

Bu arada isminin Mustafa oldugunu ögrendim. 

_Tazele demli olsun dedi. 

Anlatirken ne cemaat ne sahis ismi vermiyor ama dinlemek istediklerimi anlatiyordu adeta. 

Bu arada cep telefonunu sessize aldi herhalde yâda bir seye bakti, bende hemen aklima geldi bu güzel muhabbet yarida kesilmesin diye telefonu uçus moduna aldim. 

Çaylarimizda gelmisti yine tabagin kenarinda dilimli küçük limon parçasi. 

_Evlat dedi, kimi baslar rüyasini anlatmaya kimi yasadigi garip olayi, iste o kisi için istenilen tüm malzemeler geliyordu bir bir ona ve anlatilanlar üzerinden ayetlerden, hadislerden karsi tarafin duymak istedikleri hos sözleri mana yükleyerek onlari överek baslar anlatmaya. Karsisindaki kisi dinlemekten mest olur adeta, teslim olurcasina iyiden iyiye kendini kaptirir kendinden bir seyler bulur anlattigi hocasindan. Diyerek anlatmaya devam etti. 

_Karsisindaki insana güler yüzlü iyi davranarak onu mest ederken, yalniz kaldiginda da ucuz basit küçükte olsa ona hediye verir dedi. 

Yahu bu adam bizim yasadiklarimizi anlatiyor sanki dedim içimden. 

_Iste o hediyeyi alan kisi artik onun tamamen kontrolüne girmistir artik dedi. 

Çayindan bir yudum aldiktan sonra devam etti, 

_Onlarin yanlarinda mutlaka sag kollari vardir ki asil hurafe olaylari onlar anlatir, hem de ne anlatir ballandira, ballandira inanarak halle, kelamla. 

Ve böylelikle müritleri yavas yavas olusur. O insanlarda kullanilmaya hazirdirlar. Tam teslimiyetle. Diyerek beni derin düsüncelere salmisti. Adeta sok yasiyordum ben hiçbir seyden 

Bahsetmeden her seyi anlatiyordu aksakalli bey amca. 

Tabi bu arada saatler geçiyor ikindi vaktine yaklasiyorduk, 

_Eyvah dedim, Ikindi Namazinda Valideyi atik camisinde Ferhat ile bulusacaktim. 

Kendisinden müsaade istedim çaylarin ücretini öderken israrla çayciya çaylari ben ödeyecegim demesine ragmen zorlada olsa ben ödedim hesabi. 

Vedalasirken su okkali cümleler döküldü dudaklarindan 

Evlat dari’ dan örnek verdim. Sahte hocadan bahsettim, sakin ola ki bunlara aldanma. Sen var git yoluna. Yola çiktigin ER’ lerle muhabbeti kesme, birlik ve beraberlik içinde olun kadin erkek demeden. Hal’den anlayan, güvenli, her seyi kaydeder gibi Kuddusi dedenin torunlariyla asker gibi ol var git yolun açik olsun davan kutlu TÜRK’ lügün MANEVI’ yatli olsun dedi….

Neden biz bu hallerdeyiz diye düsünecek olursak, bir daha, bir daha düsünelim. Bu yazimiz akillarimizdan çikmasin. Yazimizi söyle noktalayabiliriz.

 Alis-veriste aldatildigindan sikayetçi olan kisiler, önce alis-veris yaptiklari insanlara "Islâm'da aldatma yoktur" ihtarinda bulunabilirler.

 Aldatmak ihânettir.

Müslümani aldatmak, iyi Müslüman olmayanlarin isidir.

Allah bizi dogru yoldan ve dogrulardan ayirmasin.

Saygi ve sevgilerimle.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —