Facebook Twitter Linked-in Whatsapp

Kiliçdaroglu’nun çok yasamasi iktidarin kalici olmasi anlamina geldigi için önemlidir. Yaptigi çikis ve ortaya koydugu icraatlar sadece hükümete hizmet ettigi için varligi, varligimiz olacaktir. Hele bir de Cumhurbaskanligina aday olursa kaymakli kadayif olarak tadina doyum olmayacaktir. Kendisi sirtinda yumurta küfesi olmadan ebedi olarak muhalefete razi olsa da bu gidisle ana muhalefeti kaybetmesi de sürpriz olmayacaktir.

 

Son teklifini twitter paylasimindan aynen buraya aliyorum; 

 

“Milli mücadelemizi, büyük bir diplomasi zaferi ile taçlandirdigimiz Lozan Baris Antlasmasi’nin yil dönümünde tekrar söylüyorum. 

 

Parlamento açildiginda verecegimiz ilk kanun teklifi, Lozan’in resmi bayram olarak kabul edilmesinin teklifi olacaktir. Lozan ülkemizin tapu senedidir!” 

 

Bütün dünyada ekonomi ve hayat pahaliligi birinci gündem maddesi iken bizde muhalefet yeni bayramin pesinde, bu vizyona ancak sapka çikarilir.

 

Ülkemizde neredeyse her gün bir bayram ve kutlama ile doldurularak is ve zaman kayiplari ile verimsizlik örnegi ortaya konmusken, bu teklif hangi derdimize derman olacaktir sormak gerekiyor. 

 

Her seye karsi olarak, negatif muhalefetin pirim yapmadigi bu kadar yillik tecrübeyle sabitken bu yanlista israr etmek için ileri düzeyde mastar yapmis olmak gerekir. Ama olsun gözü kapali oy verecek % 25’lik bir kesim oldugu sürece Kiliçdaroglu bu tür söylemlerine devam edecektir. 

 

Fakat son zamanlarda ortaya çikan bir tehlike söz konusudur. En büyük ittifak ortagi Aksener’in Ip’i CHP’nin boynuna dolanacak gibi gözüküyor.  

 

Aksener, Atatürkçü ve laik söylemler ile CHP’de çikis bulamayanlar için bir adres konumuna gelmis bulunmaktadir. CHP tabanina yönelik yaptigi hamlelerle burada bir çözülme ve geçiskenlige neden olacaktir. 

 

Kiliçdaroglu, yaptigi miting ve toplantilara katilan binlerce taraftari kendisinden yeni bir sey duymak için kulak kesilmisken o, “Bay Kemal olmak kolay degildir!” diye basladigi konusmasina pes pese siraladigi hamaset yüklü ifadelerle hiçbir sey söylemeden kürsüden inmektedir. 

 

Yandas medya ise, “Muhtesem konusma ile taraftarlarini costurdu!” mansetleri ile kendileri inanmasa bile taraftarlarini avutmaya, uyutmaya devam ediyorlar. 

 

Rövans söylemleri ile yeni bir sey söylemek mümkün olmadigina ve de ortaya da bir proje konmadigi için hamasetle isi götürmek de bir yere kadar, elbette bir tikanma olacaktir.

 

Sonuç olarak; Lozan’in bayram olarak kabul edilmesini Atatürk bile akil edememis iken Kiliçdaroglu’nun bu teklifi ile o koltuga bosuna oturmadigini ispatlamis bulunmaktadir! 

 

Sen çok yasa Kiliçdaroglu eger Türk siyasetinde sen olmasaydin günlerimiz çok rutin geçecekti. Sayende basta iktidar olmak üzere hepimizin günleri bayram coskusuyla geçiyor. Bu da az sey degildir.

 

Esenlik dileklerimle,

— KÖŞE YAZISI SONU —