Zaman akip gidiyor da giderken bizde olanlari yerinde birakmiyor. Yüzümüz degisiyor ya hani insanlarin gerçek yüzlerini de degistirebiliyor.
Akip gidiyor da kararli bir sekilde ama insanlarin kararlarini da degistirip simdiki zamana varip kendisini çok özletiyor her akip geçtigi yerden bir iz birakip kendisini unutturmayi beceriyor da, hiçbir yerden gitmemeyi de istetiyor kalplerde iste.
Zamanin degerini bilmek gerekiyor gerekmesine de degerini bildiginiz zaman bile. Her halükarda kararli bir sekilde yerinde kalmayip
akip geçiyor degerini bildiginiz hayat.
Kazandiginiz o günde kaliyor, yapamadim keske yapsaydim dedirtmiyor her akip giden zamandaki halinize ama özletiyor kendisini simdiki zamanda. Her yaptim deyip de pisman olmadiklariniz ama özlem duygusu getiriyor yerine.
Tipki insanlarin gerçek yüzlerini akip geçen zamanin degistirmesi gibi. Kimi degerini biliyor, kimi degerini bilmeyip degistiginde biliyor. Bildiginiz zaman gerçek yüzler degistiginde özletiyor, özlememek için pisman ediyor.
Degerini bilmediginiz zamanda keske degerini bilseydim dedirtiyor pismanliklar içinde.
Iste hayat öyle ya pismanliklarla ya da özlemlerle geçiyor, her halükarda üzülüyor insan. Deger bilince de bilmeyince de.
Gökhan Özcan’in dedigi gibi:
“yasarsin yasadiginin izi kalir.”
“yasamazsin, içinde sizi kalir.”
O yüzden deger bilin ama alismayin! Deger bilmemis olsaniz da o zamanda, simdiki zamanda alismamissaniz hiçbir seye geriye bakmazsiniz sadece geçmise bakip geçersiniz sadece bir ah çekisle bu zamanda.
Zaman, insanlar degisti.
Zamanin simdiki yüzü eski zamandaki insanlarin yüzlerini de degistirebildi simdiki zamanda. Ne o degisen gerçek yüzlere gerçek yüzleri buymus diyebilirsin o zamandaki yüzü gerçekse ne de o yüzü simdiki zamanda bulabilirsin, çünkü zaman ne kendini getirebiliyor ne de aldigini sana veriyor, kendisiyle birlikte degistirdiklerini de öylece birakiyor.
O zamandaki zamanin yüzü, o zamanin insani oydu ama bu zamanda ne zaman, ne insanlar yerinde. Zaman aslinda sadece giden degil, giderken her seyi götüren oluyor.
Zamanla her sey çözülür deniliyor zaman akip giderken ki degistirdikleri hesap edilmiyor,
Zamana biraktiginiz çözme isini kördügüm yapiyor! "Çok istiyorsan sen çöz bakalim, ne kadar istiyorsun çözmeyi" deyip zaman geçtikçe her seyden, dolastirdikça dolastiriyor çözmesini istediginizi geçerken! Ya ipler kopuyor ya da çaresizce çözülmesini bekliyoruz mucize midir bilmem.
Bekledikçe de zaman hesap etmediklerimizi alarak o ipi de koparip geçiyor. Zaman çözüm degil! zamanin çözümleyecek vicdani olsaydi her aldigini geri verirdi.
Ipi ona attikça çözmesi için daha da dolastirip size iade ediyor. Sizde ona tekrardan atinca devam ediyor bu oyun öylece.
Aldikça sizden ipi aldikça aliyor yok ediyor sizi, yok etmeyi de geçiyor siz bekledikçe var etmeyi, var olmasini beklediginizi uzaklarda bile var etmiyor.
Her seyin azi yarar çogu zarardir.
Zaman ilaçsa kisa sürede etki eder ama etmesini zamanla beklemek o ilacin tarihini geçirip sizi zehirler. Ilaç deyip geçmeyin, her seyin
bir tarihi, her ilacin zamani vardir ama o zamanin geçmemesi lazimdir.
Her ilaç zamanla zehir, her güzel zamanla çirkin olur. Her insan zamanla degisir, her esya zamanla eskir, her meyve zamanla çürür.
Zaman olgunlasmamis meyveyi pisirir yenmesi için çok kalinca da çürütür atilmasi için. Her yorgunluk zamanla çözülür de çok zaman verince de hantallasir, yorulmakta gücü kalmaz.
Zaman ilaçtir derler ya hani evet az zaman vermek ilaçtir yerine göre ve zamaninda.
En güzel ne varsa yok eden zamana çok süre verdiginiz zaman bedelini agir ödersiniz!
Zamana çok güvenme,
Güvenmeden de geçme,
Zaman her seyin ilaci söyle de, tarihini görmezden gelme!
Hiçbir seye alisma bir tek alismamaya alis her güzel zamanda, çünkü zaman alistiklarini alip alismamaya mecbur birakabiliyor tarihi geçtikçe.
Zaman aman deyip geçmekle olmuyor, zamanla aman ben ne yaptim dedirtiyor, her güzel seyin tarihini görmedikçe! Ya ilaçtir ya zehir, ama her geçtikçe çalandir her seyi herkeste iyi bilir.
*Zamani küçümseme, gün gelir sana büyüklügünü gösterir,.
Nasil da fark etmedim dersin!
*Bazi sabirlar ilaçtir, bazi sabirlar ise zehir, neye sabrettiginize göre degisir! Sabrettiginiz çok bekletirse de imkansizin alametidir!..
Ilaç dedigin zaman geçtikçe öldürmeye niyetlidir.
Oguz Atay’inda dedigi gibi:
“Zaman her seyin ilaciysa, fazlasi intihara girmez mi?”