Ben ünlü ….. tavukçusunun sahibiyim. Hergün yüzlerce pismis tavuk satan biriydim. Yaslaninca çocuklarima devrettim. 12-13 yil kadar önce idi. Nar gibi kizaran tavuklar kömür etrafinda dönmekteydi. Camin önünde küçük bir kiz çocugu belirmisti.
Pisen tavuklari uzun uzun seyretti. 5 dakika geçti. Ama o gitmedi. Günlerden de cuma ve cuma namazina yaklasik bir saat var idi. Çalisanlarima seslendim. Bir tavuk sarin ve çocuga sicacik verin dedim.
Çocuk aldi tavugu kosarak gitti. Sonraki cuma günü ayni saatte yine gelmisti. Ben yine verdim, böyle birkaç hafta hiç konusmadan geçti. Sonra bir hafta o kosarken tavuk ile düstüm bende gizlice pesine.
Uzakmis, belki 20 dakika sonra vardi evine. Tek katli, eskice bir seydi. Yaninda da bir camii var idi. Hem Cuma namazini orada kilayim hem de çikista imam ile konusayim dedim. Uzun uzun sohbet ettik. Cemaat olarak kirasini ödediklerini, babasiz bu çocugun annesinin de kanser hastaligi ile savas verdigini, ellerinden geleni yapip çocugu okutmak istediklerini söyledi. Meger çocuk birakmis okulu, kiyafet bulamamis, çanta alamamis.
Camii hocasi ile bir olalim diye anlastik. Önce kiyafetlerini aldik. Okula baslattik. Bir süre daha her cuma gelip tavugunu aldi benden. Zarf da çikiyordu tabii tavuk posetinin içinden. O para ile çok dertlerini gördüler. Sonra bir cuma gelmedi. Ben gittim aksama dogru camii imamina sormaya.
O gün sabah annesi vefat etmis. Ikindi namazinda ise defnedilmis. Simdi ne olacak? dedim. Ortada kaldi benim küçük yetimim. Sagolsun devletimiz korumaya aldi. Ben de bir daha görmedim. Geçen ay memleketim Erzurum’a gitmistim. Tashan Çarsi'da hafif ama kalp krizi gibi bir sey geçirmisim.
Hastaneye götürmüsler beni. Oda da açtim gözlerimi. Sonra baktim bas ucumda bekleyen birisi. Dua ediyor sanki. Beyaz önlüklü genç bir kiz idi. ‘’Geçmis olsun Ahmet Amcam, çok sükür iyi olacaksin’’ dedi. Tesekkür ettim. Ama kimdi bilemedim.
Esim üç yil önce vefat etmisti. Çocuklarimda haber edildi ise acaba taaa Istanbul’dan buradaki hastaneye gelmis miydi ? Peki bu doktor kiyafetli genç kiz kimdi?
O dedi ki: ‘’Tavukçunun önündeki kiz çocuguyum ben. Senin su an geldigin hastane benim ilk görev yerim ve nöbetim bitti. Ama simdiye kadar senin uyanmani bekledim. Ama meraklanma. Çocuklarin yolda. Hem ben varim burada. Ahmet Amcam, sen iyi olacaksin. Cani çekip alamayan ve okuyamayan daha çoook küçük kiza tavuk dagitacaksin ve…
Rabbim böyle mümin dostlarin sayisini çogaltsin ve hayirlarini ve kabul eylesin. (Alinti)